BURUK BİR ANI

Yurdun çeşitli bölgelerinde öğretmenlik ve yönecilik yaptıktan sonra emekli oldum. Eşimin emekli ikramiyesi, bazı birikimlerimizi de bir araya getirerek, kardeş gibi birlikte büyüdüğümüz amcamın çocukları SELAHATTİN, MUZAFFER , REŞİT ŞAHİN ile ortak olarak ŞAHİNLER KOLLEKTİF ŞİRKETİ adında bir ticari kurum oluşturduk. Mersin’de TÜRK HAVA KURUMU İŞHANI altında çalışmaya başladık. Kısa zamanda şirketimiz umduğumuzdan fazla müşteri topladı. BEKO, VESTEL, PLİPS, ADANA KAPTAN, İZMİR EFES ÇADIRLARI gibi belli bir çok markaların bayiliklerini başarı ile yürütük.
Bilhassa emekli olan arkadaşlarımız sık sık ziyaretimize gelirdi. Bu arada bu emekli arkadaşlarımızda bazılarıda ALLAH’IN RAHMETİNE kavuşuyordu. Mersin kız meslek lisesinden emekli olan AHMET ŞAHİN ölmüştü. Onun caneze törenine gitmiştim. Ahmet Şahin’in canazesi kalabalıktı. Mezarı başında kısa bir konuşma yaptım. Konuşmadan sonra da YUNUS EMRE’in SELAM OLSUN başlıklı şiirini okudum:

SELAM OLSUN

Bu dünyadan gider olduk,
Kalanlara selam olsun.
Bizim için hayır dua
Kılanlara selam olsun.

Ecel büke belimizi,
Söyletmeye dilimizi,
Hasta iken halimizi,
Soranlara selam olsun.

Tenim ortaya açıla,

Yakasız gömlek biçile,
Bizi bir asan vechile,
Yuyanlara selam olsun.

Arzail ala canımız,
Kurur damarda kanımız,
Yuyacağı kefenimiz,
Saranlara selam olsun.

Sela verile kasdımıza,
Gider olduk dostumuza,
Namaz için üstümüze,
Duranlara selam olsun.

Dünyaya gelenledr gider,
Her gız gelinmez yola gider,
Bizim halimizden haber,
Soranlara selam olsun.

Miskin YUNUS söyler sözün,
Yaş dolmuş iki gözün,
Bizi bilmeyen ne bilsin,
Bilenlere selam olsun.


Şiiri okurken duygulandım. Kalabalıktan hiç ses çıkmadı. Herkes can kulağı ile dinledi. Merasimden sonra bir çok arkadaşlar: ’’ÇOK GÜZEL BİR KONUŞMA VE YERİNDE OKUNAN BİR ŞİİRDİ.’’ dediler.
Ertesi gün mağzama AHMET ŞAHİN’İN sınıf arkadaşı KEMAL HATİPOĞLU geldi: ’’ Bu şiirin fotokopusini ver. Ben de senin mezarında okuyacağım. Çok sevdim bu şiiri’’ dedi. Kemal Hatipoğlu GAZİ EĞİTİM ENSTİTÜSÜNDEN sınıf arkadaşım, Mersin’de uzun yıllar MİLLİ EĞİTİM MÜDÜR YARDIMCIĞI VE MÜDÜRLÜK yapmış bir akadaşım. Teklifsiz ailece görüştüğüm bir dostum. ’’OLUR, VEREYİM. AMA BU ŞİİRİ SENİN MEZARINDA DA BEN OKUYACAĞIM.’’ deyince: ’’SEN ÇALIŞ NASIL OLSA YİYECEK OĞLUN VE KIZIN VAR. YESİNLER.’’ diyerek benim çalışmamı istemez bir havaya girdi.
Ardan bir hafta geçmeden, KEMAL HATİPOĞLUNUN ölüm haberini aldım. Üzüldüm. Onunda mezarı başında bir konuşma yaparak aynı şiiri okudum. Bu merasim Ahmet Şahin’in merasiminden de kalabalıktı. Bir çok dostlar yine tebrik ettiler. Beğilen bu konuşma ve şiir artık benim her canezede okumamı sağladı.
Aynı şiiri: ATAŞ’DAN emekli akrabam ŞEVKET GÜCÜK, İLKÖĞRET MÜDÜRLÜĞÜNDEN EMEKLİ ZİYA UYSAL VE EŞLERİ EMİNE UYSAL’INDA cenazelerinde okudum. Ne zaman bu şiiri görsem veya bu arkadaşların isimleri geçse, içime BURUK BİR ACI DOLAR. GÖZLERİM YAŞARIR.