Aziz Nesin Sen TOKİ işine Ne Dersin ?
Aziz Nesin sen TOKİ İşine Ne Dersin ?
Açık olmakta yarar var.
Hanginizin içi kaldırır oldu haber bültenlerini izlemeyi, ajansları takibip etmeyi. Bir taraftan durmaksızın gelen ölüm haberleri, bir taraftan kavrulan bir Ortadoğu, diğer taraftan toplumun şarlatanları.
Yürek burkan ve içler acısı bir halde olan Türkiye modeli var önünüzde. Kendinizi kandırmayı bir tarafa bırakmanın zamanı çoktan geldi ve geçiyor bile.
“Bu Gidişle Üç Çocukta Yetmeyecek” yazımın daha mürekkebi kurumadan, Samsun’da TOKİ tarafından “dere yatağına yapılan” konutlarda yine ölümler yaşandı.
Açıklama “Allahın Gazabı”… Özrü kabahatinden büyük derler ya tam da o hal. Sen dere yatağının 15 metre uzağına konut inşaa et , sonra da deki “Alahın Gazabı”. Halkın artık boğazında kalıyor bu allah allah nidaları.
Aklıma 2012 Dünyanın Sonu filmi geldi. Nereden çıktı diyeceksiniz ki hemen örneklemek isterim. Marduk gezegeninin dünyaya çarpmasıyla , büyük bir felakete sürükleneceğini anlayan Amerika büyük gemiler yaptırır ve ( Nuh’un gemisi misali ) yalnızca dünyanın önde gelen zenginlerinin bu gemide yer alabilecek gücü vardır.
Samsun’da yaşanan felaketle bağlantısı ne ?
Sel KAPICI dairelerini vurdu.Yani olan yine fakire, fukaraya, ezilene oldu! Kapıcı ya zeminde oturur , kapıcı ya eziklenir, fakir ya ölümü önce o haketmiştir. “ Kapıcı ” kelimesi ise kendilerine aittir , şahsıma değil. Apartman Görevlisi dahi deme tenezzülünü göstermemişlerdir !
Şimdi buradan sesleniyorum size Erdoğan Bayraktar ; Başkanınızın dili ve sözüyle “men daka duka” .
Aziz Nesin bir yazısında şöyle diyor;
“ Tanrıların tanrısı Zeus’un yaşadığı Sarıkızdağı’na çıktım. Orası Öyle bir dağ ki ,kim oraya çıkıpta orada yaşasa elbet tanrı olurdu. O dorukta insan kalmanın olanağı yok. Ben o Zeus’un tanrılığını göreyim ki gelip bizim evde bir gün yaşasın ; bakalım tanrı mı oluyor yoksa rezil mi ? “
Derenin intikamı acı olur “ demişti İstanbul’u vuran sel felaketinde Başbakan ; O vakit size kalan oğlunuza aldığınız gemiyle Samsun’a cesetleri ya da düşen helikopterin enkazını kurtarmaya gidin o zaman.
Öyle uzun uzadı cümleler birikti ki içimde hangisiyle anlatsam Samsun’da evlatlarını kaybeden , Uluderede evladı evine katır sırtında getirilen , bayrağa sarılı tabutla dönen , dağın ardına bakamadan bir haber bekleyen anaların feryadının gölgesinde kalır. İçim yandı,içim dağlandı,her parçam bir yere dağıldı bir anne olarak.
Sonra dedim ki kendime bir bilene sorayım az açık etsin şu halimizi diye…
-E Aziz Abi sen ne dersin bu işe …
-“Düzelecek … Herbişey evelallah düzelecek. “Adalet ve Kalkınma Partisi evvel Allahın sayesinde bi dört sene daha kalırsa herbişiy düzelir , dümdüz olur”
-“ Olur Beyefendiciğim, olur…Bakın şimdi Çamlıca’yı indiriyor,eğitimi kaldırıyorlar. Düzelecek Adalet ve Kalkınma Partisi düzeltecek inşallah”
Tüm kadınlarımıza sesleniyorum. Ne olur atın yere şu tülbentlerinizi artık. Sessiz ve başıbağlı çoğunluk olmayı bir yana bırakın. Devlet eliyle ölümdür bunlar, görün gerçeğimizi.
Dip not : Yukarıda kullanmış olduğum Aziz Nesin cevabı günümüze uygun olarak yalnızca parti adı ,Çamlıca ve Eğitim kelimeleri tarafımdan (haddim olmayarak fakat gerekliliğinden ) yerleştirilerek Aziz Nesin ‘in Nutuk Makinesi kitabından alınmıştır. Ölüm Yıldönümü de olan bu gün de ustaya saygı ve hürmetim ile…
Berna Can
Sizin için NeNa...
6 Temmuz 2012
www.sonsayfa.com haber sitesi köşemden...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.