- 589 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
CESARETİN OLMAK İSTERDİM..
Oysa ben korkun olmak için değil, cesaretin olmak için korkutmuştum en ücrama işleyen "sen"in, yokluğunu. Ya bu hayat kazanacaktı bir gün ya biz. Yarın ki keşkem olman yerine bugünkü belkim olman daha az yıpratırdı bizi. Beklemekten yorulmuyorum da uzağımda canın yansa dokunamıyorum gözyaşlarına işte bu bitiriyor tüm sabrımı. İnanman güç olacaktı biliyordum. Yalancı bir hayatın saf mahkumlarıydık biz. Belki de kirliler hüküm sürerken kölelik bu sevgiye mahkumdu. Onların yüzü kızarmıyordu ya yalan söylemeye o yüzden utanmak, uzanamayışım oluyordu sana. Dün güle oynaya tutuşan eller, bugün silah çekiyordu ya "ben zaten hiç sevmemiştim" gibi adiliklerden, onlara yeni oyunlar bize korkular doğuyordu.
Cesaretin olmak isterdim tüm korkularımı kırdığın hayata. İlk ve son olmak en güzel bize yakışırdı, biliyorsun. Çünkü biz alışkın değildik yalan söylemeye, can yakmaya, iki yüzlülüğe. Şimdisi olmayan bir hayat bizimkisi. Ya dün onlara olandır düşündüğümüz ya da yarın bize olabilecekler. Ne eksik kalmıştı sana vermek istediğim güvende anlayamadım. Bilemedim ben miydim güvenilmeyen bu hayat mı? En çokta bu şüphe yaktı içimi, yakıyor. Ve şimdi uzattığım ellerim üşüyor karanlıklarında, cebime girmek için çok geç kaldılar, geç bıraktım onları. Korkudan tir tir titreyen ellerin geliyor gözümün önüne. İnandıramadım, ben o gördüklerin için çok saftım. Korkum var benimde. Şimdi senin gibi birisi, yalan dediklerinin oyuncağı olur bir gün diye. Artık çok geç elimi geri çekemem. Ya eline yuva ya boşlukta tek başına seni yaşayan bir hayattır onun taşıdığı kan.
İkimizinde korktuğu bir yalanın acısı neden tek başıma beni yakıyor. Ben mi sormadan sevdim, sen mi sormamı beklemeden kendinden bile izinsiz kanıma işledin? Ya da sen çok daha güçlüsün her şeyi içinde yaşayacak kadar. Söyle aynı korkuları uzak adımlarıyla yürüdüğüm sessizim: Ben elimi uzatırken senin gibiydim de elini beklerken senin kadar saf kalabilmekten başka ne istedim?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.