SURİYE; NEREDEN NEREYE
Suriye neden vur- iyi oldu pozisyonuna geldi.
Düne kadar muhabbet iyi idi. Karşılıklı kardeşlik vardı. Sınır falan kalkmıştı iki ülke arasında. Kalpler arasında köprüler kurulmuştu. Birimize yan bakan ikimize yan bakmış sayılırdı. Bir hafta onlar buradaydı bir hafta bizimkiler ordaydı. Bölgenin dayısı olmuştuk güya bugün geldiğimiz hal iyi bir hal değil kanımca.
Dayılana dayılana ne hale geldik.
Ayılana kadar dövüyorlar bugün bizi kılımızı kıpırdatamıyoruz.
Vatandaşımızı öldürüyorlar özür dahi söyletemiyoruz.
Pilotlarımızı şehit ediyorlar ispat edemiyoruz.
Uçağımızı düşürüyorlar ki silahsız bu uçak elimiz kolumuz bağlı bir şekilde yerimizde duruyoruz.
Bunları da unuturuz anam babam bunları da es geçeriz.
Ölen öldüğüyle kalır, ateş düştüğü yeri yakmakla kalır.
Bu ülkenin bir kuluna dahi yöneltilirse bir mermi, hedef haline getirilirse bir uçağı ve kaçağı misafir edilirse baş tacı misali o zaman hesap sormamız icap eder? Niye kaybediyoruz onca canı? Sonuç nedir bizim açımızdan, çıkarımız nedir onca canın mukabili olarak?
Dost olmuştuk geçen zamanda.
Can olmuştuk aslında.
Etle tırnak nasılsa öyle!
Neden bu hale geldik acaba?
Bu resmi silen kim?
Bu köprüleri yıkan kim?
Kardeşliğin kökünü kazıyan kim?
Esat kardeşti güya, babasının yaptıklarını bilmesek inanacağız da!
Suriye kimin kuryeliğini yaptı bu uçak düşürmede!
Kendi aklına mı güvendi kendi gücüne mi inandı bizim her zamanki gibi giden gider kalan sağlar bizimdir anlayışımıza mı?
Mavi Marmara’da olduğu gibi. Kötü bir örnek oldu galiba.
Hoş geldiniz diyorlar, hemen size mermi ikram ediyorlar ve öldünüz başınız sağ olsun bile demiyorlar. Özür bile yok çünkü siz geldiniz diyorlar.
Uçağımız orada ne geziyor? Geziyorsa neden savunmasız geziyor? Bile bile lades mi olacağız Suriye ile! Bu mu arzulanıyordu nedense? Yahut geziyor da neden açık bir şekilde geziyor? Neden yakalanıyor? Neden yerden atılan mermi yahut roketlerin görüş alanında uçuyor?
İsrail’in uçakları gezmiyor mu ülkemizin üzerinde? Uyduları gözetlemiyor mu şimdi bizi? Bizim sınırımız hiç ihlal edilmiyor mu şimdi? Irak dahi racon kesiyor bize.
Mesela bir Alman uçağı düşürülseydi ne olurdu acaba? Mesele 9 Rus vatandaşı İsrail’ce öldürülseydi yok yere ne olurdu acaba? Mesela Fransız pilotu öldürülseydi tavırları ne olurdu acaba? Bir İsrail askeri kaçırıldı diye Filistin yerle bir edildi. Bir İsrail askeri dünyaya bedeldir kendilerine göre. Bizimkisi ise bir özre dahi bedel değil onların gözünde.
Zoruma gidiyor bunlar. Ağırıma gidiyor, canımı acıtıyor.
Uçağımız düşürüldü değil mi?
Bu olayın sıcağı sıcağına hemen ardından bizim bir uçağımızdan bir bomba düşse kazara Esat’ın bahçesine. (halkın değil) Tatbikat desek, özür dileriz desek ne olurdu acaba? Gözdağı olmaz mı? Bundan sonra benzeri bir olay olur mu? Başka bir ülke cesaret edebilir mi böyle bir saldırıya? Yahut aleni olarak sınırımızdan muhalifler top tüfek yardımında bulunsak etkili olmaz mı? İyi bir cevap olmaz mı?
Mavi Marmara baskını anında iki tane uçağımız uçsaydı İsrail askerlerinin üzerinde bugün bunlar olur muydu? O canlar katledilir miydi acaba?
Onların askerleri değerliyse benimkisi daha değerlidir. Onların ki cansa bizimki de candır.
Ne kadar da kolay can kaybetmeye başladık yahut alıştık. Yanlış anlamayın sakın savaş karşıtıyım. Ama bu pozisyona düşmek zoruma gidiyor. Biz bu kadar aciz değiliz. Bu kadar güçsüz değiliz. Tarihimize bakmaya ar ediyorum bugün.
Yok yere şehit vermek yok yere kayıp vermek içime dokunuyor.
Ağırıma gidiyor bu haksız ölümler.
Bu gereksiz kayıplar özümü incitiyor.
Savaşırsın ölürsün kabul, laf yok.
Savaş yok ama öldürülüyorsun.
Bunadır bütün öfkem, bütün kızgınlığım bunadır işte! Adamlar utanmazsa siz bizden özür dileyin diyecekler.
Bu Nato’ya falan yapılmış bir saldırı değil düpedüz Türk milletinin kendisine yapılmış bir saldırıdır. Nato’nun çok da umurunda! Bir-leş-miş Milletlerin çok da kafasında! Bosna ortada. Orada yapılan kıyımlara seyirci kalmadı mı Avrupa? Hitlerden kaçan Yahudi aydınlarına kim kucak açtı? Balkanlardaki katliamlarda mağdurlara kapılarını açan kimdi? Suriye’den kaçan binlerce insanı aylardır besleyen kim?
Saddam milyonlarca Kürdü zehirli gazlarla -özellikle de Halepçe’de- katlederken yine de sınır kapılarını açıp kaçıp gelenleri bağrına basan bizler değil miydik? Başkası yoktu yanımızda. İnsanlık bizde barbarlık onlarda. Medeni geçinen ülkeleredir sözüm. Hangi ülke yardıma koştu? Hangi ülke katliama uğrayan bu insanların yarasını sardı?
Uyanık olmamızda fayda var.
Türk Kürt kol kola olmak zorunda.
El ele olmak zorunda.
Bu bölgede çok kötü senaryolar oynanıyor dikkatli olmak zorundayız. Hesabın içinde ölenler bir tek onlar değil bilinsin isterim. Canlarımızın bir önemi yok onların gözünde, yaşıyor olmamız onlara hizmet içindir bir nevi. Onlar efendi biz köle…
Hep barış dalı uzatacağız, hep kardeşlik türküsü söyleyeceğiz ve bunların üzerine hep ağıt yakacağız. Yok böyle bir hikaye.
Bu necip millet herkese kapısını açar, herkesi bağrına basar. Lakin kendisine uzatılmış olan silahları da affetmez affetmemelidir.
Artık söz yok icraat lazım. Ve bu hale düşmemek lazım. Biz bu değiliz! Bu olmamalıyız. Atılacak adımlar son derece sert, etkili ve hızlı olmalıdır. Bu savaş değil ama başka yaptırımlar olmalıdır. Gözü karalığımız herkesi tedirgin etmelidir. Ve bir daha bu tür saldırılara mahal vermeyecek denli büyük olmalıdır.
YORUMLAR
Vatan çoktan elden gitmiş. Ülke için için kan ağlıyor. Sizin içinizin yanması ne ki? Açılım feryatlarıyla yüreklerde açılmadık yara kalmadı. Ülke onuru yerle bir edldi hanidir. İktidarca ettikleri akıl almaz utanç verici lafların dünya tarihinde bir eşini daha görebilirmisiniz?
Bu gün bir bakan kalkmış metro çalışmasında hayatını yiteren o yiğit insanın ölümünü çok doğal karşıladığını ve bunun arkasının gelebileceğini söylüyordu.
Ve birtakım insanlar da kalkmış bunların ardından gidiyor cinnet geçirircesine.
Sorunlarun çözümü için sabır ve zamana ihtiyaç olduğunu söyleyebiliyorlar ki; İŞTE ASIL FELAKET ve REZALAET BUDUR!
Zafer öfkeyle gürzüne sarılanların değil; sabırla, atacağı her adımı hesap edenlerindir. Bu yüzden sizi fazla galeyana gelmiş buldum. Taktik geliştirme, strateji üretme ve nihayetinde eylem, soğukkanlılıkla yapılması gereken işlerdir.
Şu an en önemli mevzu iki pilotumuzun sağ salim bulunması. Az da bir umut olsa da...
Saygılar.
Aynur Engindeniz tarafından 6/26/2012 2:09:07 PM zamanında düzenlenmiştir.
gürhan
Bu daha mantıklı değil mi?
Galeyana gelecek denli bir yazı değildi bence. Sadece HER ZAMAN GOL YİYEN BİR TAKIM NE DEN BU BU HALE DÜŞER ONU SORUGLUYORUM.Öncesi yapılmaz sonrası sabır sebat,güzel iş doğrusu.