AÇILMAYAN KAPI - 8
Sabah namazı vakti Bilal bey hastaneye yakın olan Nur-u Osmaniye Camiinden yükselen ezan sesi ile uyandı.Oğlu Süheyl yatağında mışıl mışıl uyuyordu.Yatağından hafifçe doğrulup ayaklarının ucuna basarak oğlunun yanına geldi.Ona şefkatle baktı.Yanaklarından hafifçe öpmek istedi ama uyanabilir korkusu ile bundan vazgeçti.Oğlunun üzerine üç ihlas bir Fatiha okuyup üfledi.İçinden "Allahım evlatlarımı dini-i mübin-i İslama faydalı kıl.Onları vatana,millete,ailesine hayırlı kıl.Onları iyi insanlarla karşılaştır.Kaderlerini güzel eyle" diye dua eyledi.Bilal bey bu duayı daha Süheyl ve Yasir küçük bir bebek iken yapmaya başlamıştı.Onları ne zaman uykuda bulsa yanlarına usulca sokulur ilgili sureleri okur ve bu duayı yapardı.Bir seher vakti aynı hareketi bir kez daha yapmak nasip olmuştu.
Kapıyı usulca kapatıp alt katta bulunan mescide indi.Huzur içinde abdestini alıp "bismillah" diyerek mescide girdi.İçeri girdiğinde tanıdık bir sima ile karşılaştı.Bu Ortopedi uzmanı Mücahid bey idi.Sabahın ilk sünnetini kılmış,eline bir Kur’an-ı Kerim mırıldanarak bir sureyi okuyordu.İçeri birisinin girdiğini görünce mırıldanmayı keserek içinden okumaya devam etti.Bilal bey de az sonra sünneti bitirmişti.Mescidin atanmış bir imamı yoktu.Katılan cemaatten biri imam olur,biri müzezzin olur ve böylece imc usulu namazlar ikame edilirdi.Mescitte dört kişi olmuşlardı.Diğer iki kişi de hasta yakını refakatçilerdendi.Bilal bey adeti olduğu üzere imam farza kalkana kadar eline bir tesbih aldı ve çok sevdiği,yıllarca dilinden düşürmediği tesbihatı çekmeye başladı."sübnanallahi ve bi hamdihi".Bu tesbihat diline en çok doladığı tesbihattı.Birkaç tur çekmişti ki.Mücahid bey Kur’an-ı Kerim’i kapatıp ortalığa seslendi.:
-Arkadaşlar imam olacak bir arkadaş var mı?dedi.
Kimseden ses çıkmadığının görünce kendisi imam cübbesini giydi.Ne de olsa İmam Hatip mezunu bir doktor idi.Doktor ya da mühendis olması imamlığa mani değildi sonuçta.Önemli olan o dini bilgi ve eğitime sahip olmasıydı.Bilal bey de müezzinlik yaptı ve hep birlikte sabah namazını huzur içerisinde kıldılar.Daha sonra hep birlikte salavatlaşıp ayrıldılar.Herkes odasına çıktı.
Bilal bey odaya yine sessizce girdi ve uyuyan oğlunu kaldırmadan yatağına sokuldu.Yatağı hala sıcak bir şekildeydi.Pek soğumamıştı bile.Eline tesbihini alıp sevdiği virdi çekmeye başladı.Az sonra çoktan uykuya dalmıştı bile.Kafa yorgun olunca bedenin sağlam olmasının bir hükmü pek olmuyordu.
Günün verdiği yorgunlukla kısa sürede uyuya kaldı.Az sonra bir rüya görmeye başladı.Rüyasında kış vakti erişmiş ve odun kömür ihtiyacı hasıl olmuştu.Bilal bey mahrukatçı ile anlaşmış ve o yılki odun kömürünü alıp odunluğa yığmıştı.Sobalı ev olduğu için her gün soba yakılmak zorundaydı.Odun kömür için iki soba kazanı almış onları sürekli yakmaya hazır bekletiyordu.Kömürleri poşetlere birer yakımlık halde hazırlamış odunluğa yerleştirmişti.Özellikle Fatıma çok küçük olduğu için onun üşütülmemesi gerekiyordu.Süheyl ve Yasir belli bir yaşa gelmişlerdi.Bu arada Bilal bey akşam sekiz sabah dört vardiyasına başlamıştı.Yoğun bir kış mevsimi devam ediyordu.Bilal bey o gece dört vardiyasından çıkıp Osmaniye de ki evne vasıl olmuştu.Hava alaca karanlıktı.Her zaman ki gibi evin dış bahçesindeki kapıyı açıp eve gelmişti.Evin kapısını hafifçe ük kez tıklatırdı.Ayşe hanımda o saatlerde hem sabah namazına kalkmış olurdu hem de sevgili eşi Bilal bey’e kapıyı açarak onu karşılamış olurdu..Bilal bey kapıyı üç değil altı kez tıklattı ama kapıyı açan olmadı.Yanında anahtarı yoktu.Çünkü kapıyı Ayşe hanım mutlaka açardı.Sanırım uykuya dalmıştır diye düşünüp arada kapıyı tıklatmaya devam ettiyse de kapıyı açan olmadı.Aklına kötü şeyler gelmeye başladı bir anda.Bu defa eş dost,çoluk çocuk uyanır demeden daha hızlıca kapıya güm güm vurmaya çalıştı.Onca şiddetli kapı çalmaya rağmen ne Ayşe hanım ne Süheyl,ne Yasir,ne de Fatıma uyanmamıştı.Bilal bağırmaya başladı:
-Ayşe,Ayşeeee,hanııııııımmmmmm,Süheyl oğlummmm,Yasir,Yasirrrr..Yavruuuuummm,Fatımammmm..
ama kapıyı bir türlü açmaya gelen olmuyordu.Yoksa korktuğu şey başına mı geliyordu.Aman Allahım,aman Allahım,Ya Rabbim ,Yüce Allahım neler oluyor diye haykırmaya başladı.
(devamı gelecek..)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.