Neleri yapmadılar
O değil de;
Engellilerin yasası başka bahara kamış. Habere göre;
’TBMM Başkanlığı’na verilen son dakika teklifinden engellileri isyan ettirecek kötü sürpriz çıktı.
2005 yılında çıkarılan Özürlüler Yasası doğrultusunda belediyeler başta olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarına, yaya geçitleri, resmi yapılar, yeşil ve spor alanları gibi alt yapıların engellilerin erişilebilirliğine uyumu için verilen 7 yıllık sürenin dolmasına günler kala, 3 yıl uzatma geldi. Buna göre 7 Temmuz 2012 tarihinde dolacak süre 7 Temmuz 2015’e uzatılacak. Bu uzatmanın gerekçesi, “gerekli tedbirlerin alınabilmesi amacıyla” şeklinde açıklandı.
Ak Parti Adana Milletvekili Mehmet Şükrü Erdinç ve Amasya Milletvekili Avni Erdemir’in verdiği kanun teklifi, kamu kurum ve kuruluşları ve belediyelerin, yaya geçitleri, resmi yapılar, yeşil ve spor alanları gibi alt yapıların engellilerin erişilebilirliğine uyumu için verilen ve dolmak üzere olan 7 yıllık süreyi 3 yıl daha uzatıyor. Değişikliğe göre, 7 Temmuz 2012 tarihinde dolacak 7 yıllık süre, kamu kurumları ve belediyelerin üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmediği için 3 yıl daha uzatılacak. Teklife göre, hazırlıkların tamamlanması için 7 Temmuz 2012 olarak belirlenen son süre 7 Temmuz 2015 olarak değiştirilecek. Teklifte süre uzatımının gerekçesi ise, “gerekli tedbirlerin alınabilmesi amacıyla” şeklinde açıklandı.
Engellilerden büyük tepki!
Engelliler Konfederasyonu Başkanı Turhan İçli, Milliyet’e şu değerlendirmede bulundu:
“2005’teki yasada engellilere yönelik hazırlıklar için 7 yıl süre verildi. ‘Hadi öyle olsun bekleriz’ dedik. Ama bu uzatmayı hiç beklemiyorduk. Ne adaletle ne hakla ne hukukla bağdaşır. Belediyeler 7 yıl uyudular bıçak kemiğe dayandığında ‘vay biz ne yapacağız’ diyerek telaşa düştüler. Belediyeler 7 yılda basit önlemleri bile almadılar. Hergün açılan çukurlara düşüyoruz. Ama paralı işlerle göstermelik fantezi işleri daha çok sevdiler. Kınıyorum, bunu yapacaklarını düşünmemiştim. Olan yine engellilere olacak.”
Neleri yapmadılar?
7 Temmuz 2005 yılında Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5378 Sayılı Özürlüler Yasası’na rağmen kamu kurumları ve belediyelerin yapmadıkları düzenlemeler şöyle:
“Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmi yapılar, tüm yollar, kaldırımlar, yaya geçitleri, açık ve yeşil alanlar, spor alanları ve benzeri sosyal ve kültürel alt yapı alanları ile umuma açık her türlü özel yapılar özürlülerin erişebileceği uygun duruma getirilmedi. Büyükşehir belediyeleri ve belediyeler, şehir içi hizmetleri ile toplu taşım araçlarını özürlülerin erişebilirliğine hazır hale getirmedi.’ denilmiş.(Kaynak: Milliyet)
Engelli yasasını lütfedip çıkarmayanlara,
Umarım empati yapmaya zamanınız/zamanımız olur...
O değil de;
İyi bayramlar.
YORUMLAR
Sevgili Esma.
Bir yasanın çıkarılması sadece ve sadece o yasa tasarısını Meclise getirmek ve ''Kabul edenler-etmeyenler- kabul edilmiştir'' demekten ibaret..Bir kaç saniyelik iş yani...İşin asıl vahim tarafı bundan sonra başlıyor.
Maalesef ülkede ''Yasalar, delinmek için '' yapılıyor.
Mesela benim zihinsel engelli bir oğlum var. Şu anda 20 yaşında..Zihinsel özürlülük düzeyi %80 yasaya göre bunlara ve bakan kişilere devlet maaş bağlıyor...Buraya kadar her şey güzel...Ama yasanın belirlediği bu maaşı albalimek için annedsinin yaptığı müracaatın üzerinden bir sene geçtikten sonra ancak bağlanabildi o maaş. ( Sadece bnakıcı için verilen maaş bağlandı. Doğrudan doğruya çocuğumun kendisi için olan ise daha bağlanacak ).
Ben mesela : 28 sene görev yaptım. Bu memlekette basürü olan bile vergi vermedi devlete rapor alarak ama sol bacağımdaki felç dolayısıyla askere alınmayan ben sıra gelir vergisinden muafiyete gelince sağlam bulundum ne hikmetse...
Bir başka konu: İstanbul'un -tek tük de olsa - bazı yerlerinde engelliler için asansörler var. Hatta b u asansörlerin başında güvenlik görevlileri de var engelliler dışında kimse kullanmasın diye...Ama gelin görün ki o asansörleri engelliler dışında herkes kullanırken engelliler yine merdeiven başlarında ''Lütfen bana yardım eder misiniz'' diye el aleme yalvarmak zorunda kalıyor.
Haa bu arada '' Kardeşim sen de otur evinde, ne işin var sokaklarda, bu kalabalığın içinde '' diyen abiler, ablalar da var maalesef.
Meclise -armut seçer gibi- seçip gönderdiklerimiz kim? işte bu abiler ablalar...
Victor Hugo'nun dediği gibi '' Bir insanı eğitmek istiyorsanız işe babaannesinden başlayın''
Bir engelli ve de engelli babası olarak konuya gösterdiğin hassasiyet için çok çok teşekkür ederim.
Esma KAHRAMAN
Esma KAHRAMAN
:) güzel yüreğine sağlık. sevgilerimle.
Sayın Yazarım,
Ben , bir zihinsel özürlüyüm.
Engelli olabilmenin, sadece bir saniye sürebileceğini düşünebildiğim,
engelli olan her kesin, olmayanlarla aynı haklara sahip olduğunu bildiğim,
engelli olana Tanrının bir cezalandırması diye bakamadığım,
engelli olan her yurttaşımın,kardeşim,çocuğum,sevgilim, karım veya arkadaşım olduğunu kabul ettiğim için,
BEN BİR ENGELLİYİM.
Ben ,sizlerin düşüncelerine ters ve sizin insanlıktan bu denli uzak olduğunuzu ,düşünebildiğim için BİR ZİHİNSEL ÖZÜRLÜYÜM.
Özürlüler adına , özürlü olduğumuz için, özürsüz zannettiğiniz dünyanızda,sizi karamsarlığa uğrattığımız için, özürler dilerim, özürlü vicdanlarınızdan.
Saygılarımla, Sayın Yazarım.
Elimden birşey gelmese de hiç değilse buradan destekliyorum düşüncenizi...
Hayırlı bir yazı...
Selamlar...
Esma KAHRAMAN
:) güzel yüreğine teşekkür ediyorum.
Turgay COŞKUN
Siz gibi insanların minicik katkılarının toplamı çığ gibi büyüyerek bu ulus insanına çare olur umuyor ve diliyorum...
Çokça saygılarımla...
Esma KAHRAMAN
:) sevgilerimle.
Turgay COŞKUN
Değil mi?
Sevgiler... :)))
Engelli bir ablam var :( Bu yüzden bu konuda daha bir hassasım.
Her insan bir engelli adayıdır sözünü ithaf etmek gerekir yetkililere sanırım.
O değil de yazılarınızı okumayı seviyorum sevgili Esma. Her daim enerjik ve esprili yazılarınızın yanında böylesi gündem konusu yazılarınızla da okuyucunuzu sayfanızdan bilgilendirip göndermek taktire şayandır elbet.
Kutlarım duyarlı yüreğinizi. Sevgiyle...
Esma KAHRAMAN
:) sevgilerimle.