BİR ŞEHİD CENAZESİ BİR BAYRAK SEVDALISI
Bugün geçenlerde Dağlıca da hunharca şehit edilen 8 şehidimizden biri olan Mustafa TÜRKMEN isimli gencecik vatan evladımızın cenaze merasimindeydik.Yaklaşık 1.5 saat süren bir yoculuktan sonra mehmetçiğimizin doğduğu topraklar olan köye vasıl olduk.
Kütahya-Çavdarhisar-Gediz-İzmir yolu güzergahında seyredip Eskigediz denilen yerden jandarmanın yol göstermesi ile sağ yöne dönen bir yoldan otobüslerimiz başlarını Gediz yönünden Eskigediz yönüne çevirdi.Kısa bir süre sonra Akçaalan beldesinin içinden sağ yöne dönerek yaklaşık 5 kilometre sonra şehidimizin köyüne eriştik.Bir tırmanma şeridinden sonra sağ yönümüze düşen bir mezarlık sonrası mezarlık dışındaki meydana eriştik.Yol boyunca seyrederken bazen yeşil ekin tarlalarına,bazen nohut tarlalarına,bazen günebakan tarlalarına denk geldik.Bir vadi boyunca yemyeşil ceviz,badem,kiraz,dut,armut ,kavak,meşe vs ağaçlarının bizleri izlemesi eşliğinde vardık Akkaya köyüne.
Mezarlık meydanına vardığımızda meydan kalabalıklaşmıştı.Burası hakim bir tepe gibi bir yerdi.Akkaya köyü tam karşımızda meşe ağaçlarının eteklerinde yemyeşil tarlalar arasında bir rüya köy gibi duruyordu.Köy sanki bir tuval üzerine çizilmiş kadar şirindi.Köyün camisi ilk bakışta seçiliyordu.Minare dahil olmak üzere evlere ve sokak başlarına şanlı Türk bayrakları asılmıştı.Yol boyunca yer bulamayan dizilmiş arabalar ve köy yönüne doğru hareket eden araçlar göze çarpıyordu.Jandarma yol ayrımlarını tutmuş trafiği ve güvenliği sağlamaya çalışıyordu.Güzergah boyunca dizilmiş jandarmalar milli savunma bakanı,vekiller,paşalar,belediye başkanları,bürokratlar,kısacası askeri ve sivil erkan için gerekli güvenik önlemlerini almıştı.Cenazeye yoğun bir ilgi vardı.Basının yazdığına göre 6 bin kişilik bir kalabalıklık vardı.Meydanda değişik ilçelerden gelen jandarma araçları,polis araçları,ambulanlanslar ve onlarca araç vardı.Mezarlık meydanındaki gönderde şanlı Türk bayrağımız dalgalanıyordu.Ayrıca şehidimiz Mustafa TÜRKMEN’in büyütülmüş sivil bir resmi bayrağımızın hemen yan tarafında köyünden esen rüzgarlarla dalgalanıyoru.Cenaze bu sabah Askeri uçakla Kütahya ya geirilmiş oradan ambulansla Akkaya köyüne getirilmişti.Köydeki camiden ikindi namazı öncesi şehidimizin ruhu için Kur’an tilavet ediliyordu.
Bu arada elinde devasa bir Türk bayrağı ile bir hacı amca dikkatimizi çekti.Halktan biraz ötede elinde şanlı Türk bayrağımızın rüzgarda dalgalanışı dikkatimizi çekti.Yanımda bulunan Taner bey’e" gel şu hacı amcaile tanışalım" dedim.Sağolsun beni kırmadı.Selamlaşıp hoş beş ettikten sonra "Akköyden misin?" dedik."Hayır,Kütahya’dan geliyorum.Nerde bir şehid haberi duysam koşar bu bayrağımla gelirim.Bana bayrakçı Halil amca derler"dedi.
"Başınız sağolsun"deyip taziyelerimizi belirttikten sonra "evladınız ne zaman,nerede şhid oldu"dedik."1995 yılında Kato dağlarında şehit oldu.Normalde oğlumun terhis süresi dolmuştu.Tansu çiller o zaman askerliği 4 ay uzatmıştı.Oğlum Cuma günü terhi olacaktı.O gün şehid olduğu haberi geldi.Ne yapalım kaderi böyleymiş oğlumun" dedi.Elindeki dalgalanan büyük bayrağı göstererek "Bu bayrağın bir özelliği vardır,bilirmi siniz?" dedi."Hayırdır,neymiş o " dedik. "Bu bayrak oğlumun şehid cenazesi geldiğinde tabutunun üzerinde sarılı olan bayraktır.Tam 17 yıldır bu bayrağı yanımdan ayırmam.Bu bayrağı Kabeye götürüp duvarlarına sürdüm.Ravzaya götürüp oralarda gezdirdim.Kütahya Hac kafilesini orada iken hep bu bayrağın etrafında topladım.Bu bayrak birleşme noktamız oldu bizim.Eliyle dalgalanan bayrağı tutup bir iki hafif parçalanma yeri gösterdi.İşte bu parçalnama oğlumun tabutuna bu bayrak çakılırken kalan izlerdir.Yoksa bu bayrağa gözüm gibi bakarım ben.Evim Kütahya da hava lojmanlarının karşısındadır.Hacca gittiğimde Allaha şükür oğlumu Kabe’nin üzerinde,Ravza da,kutsal mekanlarda gördüm.Bu bana yetti.Ne mutlu bana ben bir şehid babasıyım" dedi.
Halil amcanın anlattıkları, şehit cenazesi için geldiğimiz Anadolunun bu güzel köyünde hem yüreklerimizi burktu.Hem bizleri umutlandırdı,hem de gururlandırdı.Halil amcaya haydi teröre karşı sefer var desek yemin ediyorum bizden daha çevik ve daha tereddüttsüz bir şekilde bu görev için dolu dolu bulurduk.Hele o bayrak sevdası yok mu?bizimki de sevda mı dedirtir cinsten adama?
(DEVAMI GELECEK...)
YORUMLAR
Okurken diken diken oldum ve yüreğim sızladı.. Değerli yazar bilirmisiniz ki o Hacı amca gibi yürekli insanlar öncedendi, önceleri herşey Vatan içindi ve önceleri Vatan sana can feda nidaları yükselirdi. Şimdi bütün bunları toplamaktalar birer birer ve çuvallamaktalar.Vatanımı sesizce çabulculara peşkeş çekmekteler. Artık ne bayrağa ne toprağa sahip çıkılmıyor. Ölenler ise ne idiği belirsiz ve gündüz dost gece düşman olanlar tarafından gafil avlanıyorlar.
Dumansız yanıyoruzzz çoğumuz... Allah hayreyleye...
Selam ve saygımla.