Labirent içinde
sır dolu yolların ruhumun derinliklerine uzandıkça
renkleri solar sokaklarının , derinliklere gittikçe dikenli sarmaşıkların tenimi çizdiçe soğuk taşların içimi titrettikçe umut savaşını kabettiçe birden karşıma çıkan narı-ı endamın sıcaklığı sardı hep benliğimin yakarmı tenimi benim aydınlanırmı yüzüm burası çıkışımmı benim uyandım gafletten ne kadar muhteşemmiş nar-ı sevdan renkliymiş, sokaları aydınlatan çiçeklerle süslü’imiş, duvarlardan taşan mis gibi özgürlük kokusu yayan sıcaklığı yavrusunu saran nar değilmiş endam-ı sevdan arzunmuş aslında sinemi saran çıkmaz içinden sana divane olan ruhuma mühür olsa haritan nar gibi harlansa sevdam olsun ,kül olsam saçılsam yaşasa umutla her köşende her parçam |