Çoğu zaman babama acıdığımı hissederdim, ona sevdiğimi söylemediğim için. Aslında kendime acıyordum. Benim söylemeye ihtiyacım, onun duymaya ihtiyacından daha fazlaydı. Trevanian [Paylaş]
E-mail: Şifre: Facebook ile bağlan Üye ol | Şifremi Unuttum
Türkiye Şiir Platformu
ANASAYFA ŞİİRLER Edebiyat Defteri YAZILAR Edebiyat Defteri FORUM Edebiyat Defteri ETKİNLİKLER Edebiyat Defteri NEDİR? Edebiyat Defteri Kitap KİTAP  Edebiyat Defteri Tv TİVİ Edebiyat Defteri Sesli Şiirler MÜZİK Edebiyat Defteri BLOG Edebiyat Defteri Atölyeler ATÖLYE  Edebiyat Defteri BİCÜMLE Edebiyat Defteri ARAMA Edebiyat Defteri İLETİŞİM
Yeni Şiir Ekle Şiirinizi eklemek için tıklayın.
• Anasayfa • Şiirler • Yeni Şiirler Sesli şiirler Sesli Şiirler Resimli şiirler Resimli Şiirler Bugün Eklenenler Bugün Eklenen Şiirler • Etkili yorumlar • Seçki Şiirler • Son Eleştirilen Şiirler • Son Yayınlanan Şiirler • Yazılar • Makaleler • Öyküler • Denemeler • Söyleşiler • Mektuplar • Masallar • Anılar Bugün Eklenen Yazılar Bugün Eklenen Yazılar • Tüm Yazılar • Etkili Yorumlar
• Edebiyat Defteri
• Yazım Türkçeleştirici • Türkçe Sözlük • Site Kuralları
Online Üyeler


İçerideki üyelerimizi görmek için üye olmanız gereklidir.

Üye olmak için tıklayın.

Online Üye:73







Bir Başarının Örnek Öyküsü 

Size bir soru: Başarılı olmayı ne kadar istiyorsunuz?Düşünün... Ne kadar? Başarıyla aranızdaki tek engel, kendinizsiniz... Çünkü insanı ancak kendisi yıkabilir, kendi sözleri ve düşünceleri... Diğerlerinin söylediklerine inanmak yine sizin kendinize yarattığınız bir engeldir... Oysa sizin içinizde, bildiğinizden daha büyük biri var. Sizi en iyiye götürmek için yalnızca bir şey bekliyor. Onu fark etmenizi… "O" fark etti...

Bir gün okuldan geldi, kitaplarını yere fırlattı, yukarı, odasına koşup kapıyı kilitledi ve ağlamaya başladı... Okulu bitirmesine iki yıl kalmıştı ve en büyük düşü, basketbol takımına kabul edilmekti... Annesi odaya girdi ve "Neler oluyor?" diye sordu."Takıma giremedim" diye yanıt verdi küçük çocuk. "Bana sen küçüksün dediler..." Annesi bunun üzerine kolunu oğlunun boynuna doladı:"Bak, önemli konu, takımın içinde senin ne kadar küçük olduğun değildir" dedi. "Önemli olan, senin içinde ne kadar büyük bir takım olduğudur..."

Annesi bunları söyledikten sonra odadan çıktı. Küçük çocuğun birden gözleri parladı. Onun bu sözleri duymaya gereksinimi vardı. O an kendini hiç olmadığı kadar güçlü hissetti... Ertesi sabah çalışmaya başladı. Erkenden kalkıp antrenmana gitti, her sabah, her akşam, her gün, her hafta... Yağmur, kar demeden... Çalışırken kendi kendine hep annesinin sözlerini yineledi. O bu sözleri yineledikçe, içindeki ateş de giderek büyüdü, büyüdü.

Bir yıl sonra takım için seçmelere yeniden başlandı. Bu kez güçlüydü. Takımın kaptanı, ondan çok etkilenmişti. Onu o yıl takıma aldı. O yılı izleyen yıl, yine takımdaydı ve o sezon dışarıdan teklifler almaya başladı.. Önce amatör kulüplerde oynadı, çok geçmeden profesyoneller arasına tırmandı. İçindeki ateş yandıkça, o ateşin kendisini daha yükseklere taşıdığını duyumsuyordu. Daha yükseklere, daha yükseklere tırmanmaya başladığı yolda, önünde artık hiçbir engel yoktu. Hiçbir şey durduramıyordu onu… O şimdi, yalnızca Amerika’nın değil, dünyanın yetiştirdiği “en büyük basketbol yıldızı” unvanını taşıyor.



Bu Hikayeleri Okudunuz mu?


Nefesim
Başka Şık Yok
Beklenen Yağmur
Bırakıp da gidene
Bizim Mahallede




Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.
Kapat Çerez Politikamız