Yemine gerek görmeyecek kadar sözlerine sadık ol. DALE CARNEGİE [Paylaş]
E-mail: Şifre: Facebook ile bağlan Üye ol | Şifremi Unuttum
Türkiye Şiir Platformu
ANASAYFA ŞİİRLER Edebiyat Defteri YAZILAR Edebiyat Defteri FORUM Edebiyat Defteri ETKİNLİKLER Edebiyat Defteri NEDİR? Edebiyat Defteri Kitap KİTAP  Edebiyat Defteri Tv TİVİ Edebiyat Defteri Sesli Şiirler MÜZİK Edebiyat Defteri BLOG Edebiyat Defteri Atölyeler ATÖLYE  Edebiyat Defteri BİCÜMLE Edebiyat Defteri ARAMA Edebiyat Defteri İLETİŞİM
Yeni Şiir Ekle Şiirinizi eklemek için tıklayın.
• Anasayfa • Şiirler • Yeni Şiirler Sesli şiirler Sesli Şiirler Resimli şiirler Resimli Şiirler Bugün Eklenenler Bugün Eklenen Şiirler • Etkili yorumlar • Seçki Şiirler • Son Eleştirilen Şiirler • Son Yayınlanan Şiirler • Yazılar • Makaleler • Öyküler • Denemeler • Söyleşiler • Mektuplar • Masallar • Anılar Bugün Eklenen Yazılar Bugün Eklenen Yazılar • Tüm Yazılar • Etkili Yorumlar
• Edebiyat Defteri
• Yazım Türkçeleştirici • Türkçe Sözlük • Site Kuralları
Online Üyeler


İçerideki üyelerimizi görmek için üye olmanız gereklidir.

Üye olmak için tıklayın.

Online Üye:49







Nasıl Mutlu Olunur 

Nasıl mutlu olunur diye mi soruyordunuz ? Buyrun işte cevabı : Lütfen pozitif olun . Tabi ki pek kolay değil , çünkü etrafımızı saran negatif enerji çok bulaşıcı bir hastalık gibi ama inanın yine de mümkün .

Hani bazı şeyler gözümüzün önünde şekil değiştirir ya , işte öyle birşey anlatacağım . Ama bu şekil değişikliğinin ille de fiziksel olması gerekmiyor . Ruh halindeki hızlı değişimler de bizi aynı fiziki değişimlerde olduğu kadar şaşırtabiliyor . Bunu gözlemlemek kolay ama burkuyor insanın içini .

Bir arkadaşım iki haftadır yoğun bir motivasyon içindeydi . Her sabah işe geliyor ve üşenmeyip yakın çevresine günaydın demek için odalarımızı dolaşıyor , bizi mutlu etmek amacıyle minik armağanlar getiriyordu . Davranış biçimi ruhumuzu okşarken , fiziksel olarak da her zamankinden daha hoş göründüğü için göz zevkimizi de tatmin ediyordu . Her zaman alıştığımız spor giyim tarzının daha dışında ve oldukça hoş giyiniyordu . Gözlerinin içi gülüyor ve hepimizi etkisi altına alan negatif enerjiden bizi sıyırmak için uğraşıyordu . Sanki ufak çaplı bir misyon üstlenmiş gibiydi.

Bizler ise ona gülümsemeye çalışırken bile "Ama.." diye başlayan olumsuz cümleleri sarfediyorduk . Nasıl böyle pozitif olabildiğine için için sinirlenmiyor da değildik . O ise bize "Ne derseniz deyin beni aşağıya çekemezsiniz" diyerek gülümsüyordu . Olan biten yaşanan tüm tatsızlıkları , ülkemizin ekonomik sıkıntılarını , bunun birey olarak hepimize yansımasını , terördu , savaştı mavaştı , hepsini o da biliyordu . Yani kavanoz içinde yaşamadığı gibi aldırış etmeyen biri de değildi . Baktık onu ikna edemiyoruz , başladık dedikoduya ; "Seni böyle motive eden kesinlikle aşk olmalı , insan ancak aşık olunca böyle çiçeğe böceğe kafasını takar" dedik . Güldü ve "Evet !" dedi , " Evet aşık oldum !." "Kime ?" diye sorduk . Ağzını doldura doldura ve gayet kendinden emin bir sesle "Kendime!" dedi .

Ne kadar haklıydı . Yaşadığımız kişisel ve toplumsal tüm problemler kendimizi görmeyi ve hissetmeyi unutturuyor . Bir çarka kaptırıp idiyoruz . Kendimizden tat almayı unutuyoruz . Oysa bunun için ne çok sebebimiz var. Mutlaka her şeyin dört dörtlük olması gerekmiyor. Sağlıklı mıyız ? Elimiz iş tutuyor mu ? Fikir üretebiliyor ve uygulayabiliyor muyuz ? Dostlarımız var mı doya doya sohbet edecek ? Can dostlarımız ve ailemiz var mı hayatı paylaşacağımız ? Kaybettiğimiz yakınlarıızın yerine oturtmaya çalıştığımız doğuştan değil , sonradan kendi seçtiğimiz akrabalarımız var mı ? Renklerimiz yok mu üzerimizde taşıyarak güzelleşebileceğimiz , hayallerimizi renklendirebileceğimiz ? Çiçekler yok mu bize ait olmasa da doğa da olan ve kopartmadan koklayabileceğimiz ?

Varsın zorluklar olagelsin . Sınavdır belki de , gelir ve geçer . Geçmese de alıştırır , bizim zorluklarımız olur . Yeter ki kendimizle barışık olalım . Yeter ki aynalara her ne olursa olsun gülümseyebilelim . Varsın derinlere inemeyen sığ insanlar bize deli desin . Çok akıllı olup bunalmaktan , deli olup hayatı şakayla karışık yaşayarak yol alalım . İyilikler kadar sıkıntılar , zorluklar , kayıplar da insanlar için . Tünelin en karanlık noktası aydınlığa en yakın olan anıdır . Yeter ki zor zamanları kendimize ve çevremize küsmeden geçirelim . Olabildiğince mutlu ve pozitif olalım . Negatif olmak çevreye çok çabuk bulaşıyor .

Söz konusu arkadaşım etraftan gelen negatif enerjiye iki hafta dayanabildi . Dün odama gelip "Bana enerji ver , kendimi düşük hissediyorum" dedi . Buyrun bakalım . Kendine aşkı mı bitti ? Hayır , sadece pozitif enerjisini bize o kadar çok verdi ki , kendi enerjisini düşürdu . Oysa bizler almayı bilseydik , ondan yayılan bizden yayılanla birleşecek ve daha büyüyecekti . Yani paylaştıkça çoğalacaktı . Öyleyse etrafımıza hemen gülümseyelim . Belki de ilk başta sahte gibi gelecek ama sonra içten geldiğini göreceğiz .

Kendimize aşkımızı hiç kaybetmeyelim ve bu aşk oldukça herşeyin üstesinden geleceğimizi unutmayalım . Kendimizi şımartmayı ihmal etmeyelim . Küçücük şeyler bile olsa . Bir kahve , bir kadeh şarap , bir kurabiye , bir film , bir kıyafet , bir kitap , bir dost paylaşımı , bir kucaklaşma , ne şekilde olursa olsun kendimizi ödüllendirmektir …



Bu Hikayeleri Okudunuz mu?


Yağmur Çiçeğim Myra
Sandal Ağacı
Sonda Denilenler
Nefesim
Mektup-23




Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.
Kapat Çerez Politikamız