Neden Böyleyiz
Bilir misiniz sönmüş yıldızların bilinmeyen hikâyesini? Sönmeye yakın can havliyle avazı çıktığı kadar parlamak isterler. Aydınlattıkları yer önemli değildir. Kendi çevreleri ya da ulaşabildikleri en ırak nokta neresi olursa olsun. Yeter ki son bir kez tüm güçleriyle parlayıp bizler buradayız ve sönsek bile hep burada var olacağız duygusunu yaşarlar, yaşamak isterler.
Biz insanların ise bundan ne farkı var ki? Bakın izah edeyim.
Teori de düşünüp pratikte uygulamadığımız birçok hareketi doğamızda var olan malum tembellik huyumuzdan dolayı bir türlü gerçekleştiremeyiz.
Hayatımızdaki rampalarda zorlanır ancak ilk düzlükte radara girecek sürate ulaşmak için çabalamaz mıyız? Yaşantımızdaki mücadelede başarıyla sürekli karşı karşıya kalırız ama kader diyerek inandığımız olgunun ofsayt’ına yakalanır bir türlü gol yapamayız.
Buna ne sebep oluyor sizce? Nefes alıp verdiğimiz her an içinde müdahale edemediğimiz değil aslında, müdahale etmediğimiz o kadar yanlışlar var ki... Yaşantımızı çalıntı tik taklar üzerine kurmuş, birbirimizin fotokopisini çekip kaderimize kopya yapıp yapıştırıyoruz. Hayatı zoraki bir mecburiyet olarak mı görüyoruz da kendi yaşantımızın kolayına kaçıyoruz, yoksa kalitemize mi inanmıyoruz?
Bu Hikayeleri Okudunuz mu?
• Yağmur Çiçeğim Myra
• Sandal Ağacı
• Sonda Denilenler
• Nefesim
• Mektup-23