Çoğu zaman babama acıdığımı hissederdim, ona sevdiğimi söylemediğim için. Aslında kendime acıyordum. Benim söylemeye ihtiyacım, onun duymaya ihtiyacından daha fazlaydı. Trevanian [Paylaş]
E-mail: Şifre: Facebook ile bağlan Üye ol | Şifremi Unuttum
Türkiye Şiir Platformu
ANASAYFA ŞİİRLER Edebiyat Defteri YAZILAR Edebiyat Defteri FORUM Edebiyat Defteri ETKİNLİKLER Edebiyat Defteri NEDİR? Edebiyat Defteri Kitap KİTAP  Edebiyat Defteri Tv TİVİ Edebiyat Defteri Sesli Şiirler MÜZİK Edebiyat Defteri BLOG Edebiyat Defteri Atölyeler ATÖLYE  Edebiyat Defteri BİCÜMLE Edebiyat Defteri ARAMA Edebiyat Defteri İLETİŞİM
Yeni Şiir Ekle Şiirinizi eklemek için tıklayın.
• Anasayfa • Şiirler • Yeni Şiirler Sesli şiirler Sesli Şiirler Resimli şiirler Resimli Şiirler Bugün Eklenenler Bugün Eklenen Şiirler • Etkili yorumlar • Seçki Şiirler • Son Eleştirilen Şiirler • Son Yayınlanan Şiirler • Yazılar • Makaleler • Öyküler • Denemeler • Söyleşiler • Mektuplar • Masallar • Anılar Bugün Eklenen Yazılar Bugün Eklenen Yazılar • Tüm Yazılar • Etkili Yorumlar
• Edebiyat Defteri
• Yazım Türkçeleştirici • Türkçe Sözlük • Site Kuralları
Online Üyeler


İçerideki üyelerimizi görmek için üye olmanız gereklidir.

Üye olmak için tıklayın.

Online Üye:75







Yazılı İlk Öğüt 

ibret olsun dedin abinden sana kimliğin
yanlış bir şey mi yaptım?
Yoksa beklediğin duygularda değil miydim
ibret alacağım neleri görmeliydim
neleri duymalıydım
derdim belki o zamanlar
olmuşsuda
düşüncelerimle hemcinsimden başkasına açmadım
öfkemi kaptırmıştım bir kere anlamadığım düşüncelere
cahilliğimdi belki de
yoyo
bana o zamanlar kapılarını ilk açandı o düşünceler
ilk yanlışta olsa bende varım dediğim ilk hayattı o
o yanlışı yapmama sen niye izin verdin ki
niye özemen benim elimden tutmadım
çok iyi hatırlıyorum düşüncelime verdiğin tepkiyi
sadece bir gülümsemeydi alaylı,
sen de yanlış düşündün o anda
bırakayım, kendi hatasını kendisi anlasın dedin
kendi kendine
ama yanlış düşündün!
O an benim tutmam gereken bir el vardı
yanlışta olsa tutmalıydım yoksa düşecektim
işte
sonunda bir eli tuttum tutmadım değil
ama dediğim gibi tuttuğum el yanlıştı
adımımı attığım basamak çürük çıktı ne çere
düştüm kırdım kalbimi....

sen benden daha iyi bilirsin bu duyguları
bir insan bir zaman kendini bir boşlukta hisseder
o boşluk hayatta çekebileceği
sürebilecek en uzun zamana bağlı boşluk tu
o durumda bir insani yakaladığında nereye çağırsan oraya gelir
zorlamana bile gerek kalmaz
çok basittir o insan
kolayın altında bile diyebilirim
çaresiz bitkin umudunu yitirmiş
çobanın şehre gelmesi gibidir
işte beni o gördüğün tanıdığın an
ben bir çoban benzetmesi gibiydim
ne yapacağımı nereye gideceğimi
kime inanacağımı
kimi seveceğim, düşünmeden kararıverdim

benim derdim çobanlığımdı o an
öfkem ise çobanlığımın bıraktığı eksikleriydi
işte o eksikleri anladıkça
gözyaşlarım damlamaya başladı
her an her yerde gördüğüm her eksikte damlıyordu
o yaşlar
gözlerimden damlamasa da
bedenimde damlıyordu, yüreğimde damlıyordu
işte senin bir damla akar gözden yaş sanma bitmez
dediğin duygular
gün geçtikçe damarlarımda dolaşıp duruyor
ağlamaya çalışıyorum şu anda ama ağlayamıyorum
gözlerimden akacak olan o bir damla yaşı çoktan akıttım
şimdi ağlamanın hasretini çekiyorum
keşke diyorum o bir damla yaşı akıtacak yanlışı yapmasaydım da
şimdi ağlayabilseydim diye
işte bitmez sandığım gözyaşım bitti
ömür gerçekten üç günlükmüş gelip ve geçti diyebilirim
bundan sonraki hayat boştur düşüncelerimde
temeli olmayan bir bina çöker elbette
temelim olmadığı için boş geliyor şu anda bana yaşam
yaşadıklarım
gördüklerim
şu anda masamda duran rakım bile
anlatamıyor beni bana
iç diyor beni keyfine bak diyor
bir andan da beni düşünmüyor değil hani mezede koymuş yanına
canımı yakmak istemiyor...

üzme yok yere hırçın kalbini dadında
nasıl üzmeyeyim nasıl hırçınlaşmayayım ben şimdi
nasıl dalmayayım rüyalara sen söyle nasıl
üzmeyeyim bu kalbimi

vur sillesini hayatın kahpe duvarlarına diyorsun hale ama
gerçekten çok vurdum duvarlara
bir kadeh rakıyla sarhoş olduğum zaman
çok yumrukladım çaresizliğimi
isyan ettim haykırdım
vurdukça sanki bana inadına gülümsüyordu duvarlar
öfkem galip geliyordu parçalıyordum bedenimi
zedeliyordum umutlarımı
gerçekten bunları yaparken senin de dediğin gibi
köklü bir hayat var sanıyordum taa uzaklarda
dini,ırkı,emperyalisti,faşisti,komünisti,
bunlardan herhangi birisi var sanıyordum
ben faşist
emperyalist
komünist düşünüyorum diyordum
demiyordum gerçi sanıyordum
ben bu kızı seviyorum dermiş gibi o çocuksu duygularda
ben böyle olacağım diyordum yine aynı duyguyla


işte şimdi anladım
dünde bıraktığım yanlışları
dünde bıraktığım anıları, sözleri, yazıları
tozpembeymiş gerçekten hayat
gözlerim görmüyor kulaklarım duymuyormuş
susuz açamayan bir gül gibi
sadece rengimi vermişim duygulara gözlere
açmaya ne düşüncelerim nede umutlarım yardımcı oldu
silmiş bir kere dostum aydın geleceğimi defterimden
üstüne gidemiyorum korku ensemde dolaşıyor
her an aklımla birlikte canımı alabilir
işte ensemde dolaşan o kahpelik öldürüyor beni
nasiyatın için sağol
ensemdeki o kahpece dolaşan
korkuyu yenemediğim sürece ben bir hiçim
bir hiç olacak da gideceğim bu yaşamdan…



Bu Hikayeleri Okudunuz mu?


Nefesim
Başka Şık Yok
Beklenen Yağmur
Bırakıp da gidene
Bizim Mahallede




Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.
Kapat Çerez Politikamız