önce sevinçli bir telaþ baþlardý kahve oturaklarýnda, köy odasýnda, tarla yollarýnda, çeþme baþlarýnda “bir ay kaldý”, “iki hafta kaldý”, “on gün kaldý bayrama”
“ anam bizikinner gelece(ði)miþ bu bayramda!” “Allah gavýþdýrsýn” “ölmeyip dee sað olana her gün bayram”
“-emmim bana en acarýndan papba getirivicek” “-Allah bi bizikinneri deði(ý), ümmet-i müslümmaný yatda-yabandakýnnarý sýlaya dönmeyi anaya, bobaya gavýþdýrmayý nasip etsin” “amin..” “amin” “gazasýz-belasýz i(n)þallah..”
“-bobanne seni bek öðsedim” deye nekdip yazmýþ yavrým “görseniz bi(r) donuz, bi(r) donuz höyle gadýn Alla(hý”m her þeyleri biliyoru böyümüþ de güçcülmüþ gýý! saný(r)sýnýz dilinden bal damlayoru ta öyle torun olduðu uçu(n) mu bilemecen emme ötekinner de torun uzakda olunþa mý dersiniz bilmen valla! boynuma sarýlývýrý öpüvürü, dedesini bile ilaný deliðinden çýka(r)tdýrý ta öyle gavýr!” .. “evlat dalýmýþ da torun balýmýþ deller ya yalan file(n) deði(l) valla öyle böyle deðil anam, benim evladým iþde ya? bobasý mosulamazýn öðnde gedeni herkeþ bilip duru(r) anasý bildiðin Garamemetli garadamak has öz öp-öz gýz gardaþýmýn gýzý ay bacým valla kime çekdi bilmen …
yavrýýmm! bek gadýndýr.. hakkaþlý dýðan çöre(ði)ni de bek sever bekmeze banar-banar “bobannee” deyelek bi(r) de gatmer edivireyin deyon ha elimde mi galacak ölmez de o ðünnere çýkacak olsusak, Allahtan biþiy mani olmadýktan keyri ahdým mar höyle her bi(r)þeyciklerden edivicen burdakýnnar ha! eyi kötü olu(r)-ðeder de böðün olmazsa yarýn emme o bi(r) baþga valla” …
bir-kaç gün okullar tatil olacaksa köyde düðün ya da bayram olacaðýnda cumartesi akþamýna doðru; Tuzla taþlarýnda ya da Eriklerin altýnda oturmuþ bekler olurdu köye gelecekleri, yeni yetmeler Cýngýdýk Koyaðýnýn çýkýþýný gözlerler
Senirkent’ten, Yalvaç’a öðleden önce gider, iner Kaþýkara altýnda ova yolundan gelir bizim köye gelenler
çalýþmaz pazartesiler diðer günler her öðleden sonra Senirkent’e genellikle tehirli geri döner "Sengetli Körkamilin Manolya" kimi kapalý, kimi tomafil derdi manolya bana bu araçlarýn genel adý gibi gelirdi
okullar birkaç gün tatil olacaksa akþama doðru Hacallar harmanýnda Osman Çavýþlarýn eriklerin dibinde;
Gövcelli bir çiftlik köyü daðýn dibinde, on, onbeþ-yirmi hane Müslüðün Þaban o köyde Baþaranlarýn motur þöferiydi,
týrmanýp, dik bir yamacý helik taþlar toplardýk geçerken; keçi yolu bir bayýrý taþ atardýk, Analýkýzlý’ya recmeder gibi taþlardýk yapayalnýz bir taþ, uçurumun dibinde dere kenarýnda
yýllar yýlý aðlamaklý, yalnýz, hep kendi baþýna hüznüne ortak olamazdýnýz, diyemezdiniz taþ ne de olsa yýllar yýlý, o ýssýz derede bir baþýna bebeðini sýrtýna sarýnmýþ bir ana,
tepeye arkasý dönük, belden aþaðýsý yere gömülük utancýndan yüzünü saklýyor belki de kimi “-elinin hamýrýynan, çocun altýný temizlemiþ de Allah da onu daþ etmiþ” vesaire, ve saire
kimi “-tavýða hamýr atmýþ” “ekmek ufaðýný yere dökelek yemiþ” kimine göre de falancanýn “-evini yarmýþ” tepedeki yolculara arkasý dönük, sýrtý bebekli ana gencecik mahçup, küskün, kýzgýn öfkeli belki de üzerimize düþen cezalarýný verirdik,
taþlarýmýzýn onlara ulaþma þansý olmasa bile; var gücümüzle fýrlattýðýmýz taþlar bazýlarýmýz da taþlar onlara ulaþmasýn diye içimizden dua ederdik ama taþlamak mecburiyetindeydik sanki
birileri için bu bir “erkeklik” imtihaný idi..
aklý sýra herkes kendince talkýnýný veriyordu, kendinden küçüklere “hamur kutsaldýr”, “pisliðe bulaþtýrýlmaz”, “tavuða atýlmaz” öðütülmeden tavuða yem de un olunca, “-Allah taþ eder” niye?
hýrsýzlýk edersen böyle sende taþlanýrsýn dediler de hiç kimse; “açmýydý, açýkmýydý” demedi hiç kimse, hiç kimse kimden çaldý ne çaldý; neden çaldý anlatmazdý
bir bayram öncesi týrmanýrken dik yokuþu Hacýbey "-vahtýn berinde cingen garýsý çocu(ðu)nu patiþa(hý)n o(ð)luyunan deðiþdirmiþ
tabi gün gelmiþ çocuklar böyümüþ cingenin çoparý ilim-irfan derimiþ, memleket meselelerinden küffara cenk etmekden ba(h)sederimiþ patiþah(ý)n o(ð)lu avda söðütlere bakar, bakar da "-len boba bu söðütlerden ne ðözel sepet olur." derimiþ bobasý patiþaha faydasý yok her þey eninde-sonunda aslýna çeker." imiþ
“-de! onun uçun çocuklar, asalet her bi þeyden önce gelir siz siz olun aslýnýzdan asaletinizden vazgeçmen aslýný inkar eden haramzadedir ."
“-“gatraný gaynatsan olur mu þeker cinsini ..ktimin cinsine çeker” derler” onun uçu, her attýðýnýz adýmda atalarýnýzý, sülalenizi gösderdiðinizi unutman aman ha! !! arpa eken, buyday biþmez! çünkü; akibeti giþi aslýný belli eder” ……… “-söz temsili sizin akrennerinize bakýyon hepiciðinizi tenzih ederin tabi hiþ birinizi gastedmeyon sapan daþýynan guþ avlayannarý mý ararsýn, yanýndan geþdiði aðacýn dalýný budayannarý mý yolda belde kedi-köpeg daþlayannarý mý tehnede gonu-gonþunun tavýðýna, camýna, çatýsýna daþ atannarý mý helbet sizin gibi ta(h)sýllý, okumuþ birine demeyon neyye derseniz; asil insan ötekinnerden farklýdýr.. bi ðün bile orta mekdebe getmiþ adamýnan orta mekdebin öðünden geþmemiþ adam arasýnda bile muazzam fark vardýr neye dersen; cahalet iyi deðildir..”
da! köpeðe demiþler ki “-günde kaþ giþiye daþlanýsýn” o kesdirmeden bi cuvap vermiþ ne demiþ?” ..? ..!! “-ne ðadar ‘gýrýk dölü ’ varýsa o ðadak” onun uçu asalet gibisi bulunmaz, o ðadak asil adam köpek daþlamaz gonu gonþunun camýný gýrmaz”
“asalet bi altýnýdý pul oldu, türlü çeþit insanlara çul oldu mala tamah edince insanoðlu kimi pula, kimi kula kul oldu”
baþýmýz önümüzde suskun; anlatýlan efsaneleri dinlerdik, hatalarýmýzý, tekrar tekrar gözden geçirirdik, tavýk daþlamadýðýmýza, sapan daþýynan guþ avlamadýðýmýza, ellerin tuðlasýna daþ atmadýðýmýza þükretdik.. çoktan, çaktýrmadan atýldý, elde sürüklenen odunlar, ve Analý-kýzlý’ya atýlmak için toplanan taþlar sanki hiç biriktirmedik..
bazýlarýnýn aldýrdýðý da yoktu aslýnda bazýlarý bu sýkýntýlardan kurtulma Yazýlý Çeþmeye ilk varma telaþýnda her birimiz buz gibi soðuk sudan kana, kana içerdik,