Tarif türlü türlü, tat baþka baþka
Gizemli yapýnýn adýdýr sevda
Gönül sarayýnda görkemli köþke
Açýlan kapýnýn kodudur sevda.
Mecnûn’a sorarsan, Leyla’yý anmak
Ateþte alevsiz yanmaktýr sevda...
Her sabah umutla güne uyanmak
Lokmayý aðuya banmaktýr sevda.
Sevginin sonsuzla çarpýlmýþ hâli
Hayatýn uzanan elidir sevda...
Her fani beþerin düþü, hayali
Tarifsiz duygular selidir sevda.
Ferhat için hicran, bitmez karakýþ
Mendilde alevli nakýþtýr sevda...
Aþýlmaz yüce dað, çýkýlmaz yokuþ
Yollara kederli bakýþtýr sevda.
Uykusuz geceler, yorgun iki diz
Çýkýþý olmayan dehlizdir sevda...
Manasý pek derin, mahiyeti giz
Dalgalý, girdaplý denizdir sevda.
Kerem’e kum çölü, bezdiren diyar
Dilinden düþmeyen "ey yâr!"dýr sevda...
Veysel’in sazýnda tellere ayar
Hüzünlü bahardýr, bir har’dýr sevda.
Gâh eþsiz tebessüm, didelerde fer
Hasrete direnen neferdir sevda...
Gâh muhkem kaleye beyhude sefer
Özlemle beklenen zaferdir sevda.
Ardý þemse kenar afaka davet
Sinede yangýna evettir sevda...
Sinden ötesine uzanan halvet
Vuslata ermeye niyettir sevda.
Gölgesi görünüp geçmezse ele
Belli ki tuzaktýr, hiledir sevda...
Edibe ilhamdýr verdiði çile
Kalemi söyletir...Böyledir sevda...
Vuslata varana köledir sevda!
Mecit AKTÜRK
Berlin, 08.02.2016