/Rüzgarda daðýlýyorsa bulutlar böyle canýmýn içi, en olmayacak zamanda/
söyler misin bana.., hangi gecelerin karanlýðýnda yýldýzlar senin gözlerine dolduðu gibi, baþka kimin gözüne dolar… ve hangi þehrin., Galata’dan açýða çýkmýþ deniz mavisi., masallarýn en güzeli, sevdalýsý bol yalnýz bir prenses gibi, saklar düþlerinin içinde Kýzkulesini…
söyler misin bana.., baþka hangi bahaneye gerek var sevmek için seni., Ýstanbul’u., denizleri ve maviyi….
..,
Ve gecede deniz, tam karþýdan esiyorsa üzerine, vahasýz çöl kurusunda/
hani yaðmur ýslaðý saçlarýn, eðer iyot kokmasaydý diyorum gökkuþaðý böyle döker miydi renklerini., hiç sanmýyorum… mavi.., maceracý bir firariydi sadece o renklerin içinde., ve sevda için bir renk gerekti, denizlere ve gökyüzüne de ama hiçbirine yakýþmazdý mavi, senden önce…
zaten renk aramaya da gerek var mý., sana soruyorum bu kadar benzersizliðinle, benzerken bütün renklere…
..,
Seni sonsuzluk gibi yaþamamý belki de Tanrý istedi, bir sonbahar akþamýnda/
þimdi bütün peron saatlerinin tam altýnda, ellerini tutarken öyle duruyor ki zaman., ne gelen bir tren var ne de giden… sen ve kocaman bir gülümseme., Ýstanbul gibi, mavi gibi bulut daðýtan rüzgara, üstüne esen denize teþekkür gibi bütün renklerinle ve aþkla… býrakma ellerimi…
iþte böyle., gözlerim gökyüzünde, ay ýþýðýný seyrederken birden omuz baþýmda hissedivermiþim gibi nefesini…
Cevat Çeþtepe Sosyal Medyada Paylaşın:
uzungemici Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.