Eceabat Vapuru

I.
Neyse ki solumuzda kaldý deniz
Þansýmýz yaver giderse rüzgar eser
Üç tepe ötesinde kuþlar yanar uzun uzun
Orada bir kadýn gibi aðlamaklý
Aðlamaklý erkekler kadýnca
Þansýmýz yaver giderse
Biraz ölüm doðururuz
Tepelerden aþaðý inen kuþlar

Bunu duymayanlara ilet sevgilim:
Bulutlar beyaz ve saykodelik
Devlet erbabýnda birimiz daha ölüyoruz

Ben seni,
Uzun bir yola benzetiyorum hep
Çoðu zaman hava yaðmura çalýyor ve
Kente iki kanser oluþlar düþer. Üzülürüz.
Yanaklarýnda anlaþamadýðým bir bulanýklýk var.

Üç karesi içi boþ
Cenaze sonrasý akþamüstü hava
Ki el eleydik
Gök kubbenin bittiði yerde
Ýnanamazsýn ufukla birleþiyor gözlerin!

Günde üç kez sana ayaklanýyorum
Çiçekleri güneþle
Kapý altýnda anahtarla gökyüzü
Uçlarýndan tutup birleþtiriyorum hepsini
Sana yetiþemiyorum.

II.
Ýki insan bir parkýn köþesi
Banklar çok sonbahar
Kimliksiz simitçilerde aþk
Ah! Aþk
Öylece yaprak dökersin
Kasým bitti mi
Yollara doluþur yalnýzlýk.

Kiþi yalnýzsa!
Tut ellerinden lunaparklar boþ
Koþ günahýný bile bile
Nasýl olsa güneþ doðmayacak yarýn

Ne çýkardý
On sekiz ile on yedi arasýnda
Ucu kaçýk bir dokuz
Sýfýrla seviþegelmekten ibaret miydi Gauss
Gözlerin diyorum
Gözlerin.

Doðu ekspresine biner gibi
Lodosla bir sigara dumaný kaosa ayak uyduruyor
Oysa seni özlemek var ya
Eceabat’tan bir vapura binerdik denk gelirse martýlar
Ölüm oyunlarý oynarlardý aralarýnda
Yollarda uçabilmek pahasýna
Yollara özlem ile,
Özlemek diyorum
Özlemek.

Sosyal Medyada Paylaşın: