gök sadaðýndan yalýmlanan, tatlý bir kýrbaç þakýrtýsýyým. çarpa çarpa isli göðsüme, ektiðimin kitabesini þavkýrým; cem eylerim yalabýk yüzüme!
“elim” koyar sevme kabahatime, bir çocuða dokunur gibi, hazanla dokunurum yüreðime. tutar da taþa çalarým, yare sýðýnma talebimi. iliþme derim lotus çiçeði! istemem dahi türküsünü, hýþýrtýsýný nazýný el eteðinin iliþme gönlümdeki sevda yüküme!
bilesin terki diyarým ben, kendi gurur ülkemden… ne kadar teneke varsa baðladýðým, aþkýnýn süslü þehbalinden; bir bir kesip atarým iplerini. ayýrýrým pare pare ederim, daha sabahý beklemeden; doðacak bütün güneþleri, kimsesiz býrakýrým!
israf ettirmen yare bana, can pýnarýmdan susadýðýný. gitmek gerek derim sorgusuz sualsiz, en çok da susmak gerek, az da olsa aðlamak birlikte; birbirinden habersiz, intihar eden her yanýt arayýþýnda, tüketerek bile isteye kendini, hüküm verdiðin katli fermanýma!
ne çare ki ey yas’lý kiþi, akýntýya kürek çekmeye gönderirim, bana yaþlý sana genç kalbimi. yakarým hasretinle bedenimi. umudumu dul býrakýrým; ölürüm hoyratça adaletsizliðin dirildiði yerde!
-heyhat! “gül” iken küfür olurum aðzýnda. ben sende ne de çok büyürüm; büyüdükçe küçülürüm aslýnda!-
Hidayet Dal/Can Sokaðý Lambalarý
Sosyal Medyada Paylaşın:
hidayet dal Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.