Hakk'a Vîsâl
Namaz, fevkalâde husûsî bir râbýtadýr Eltâf-ý Mevlâ’ya;
Böylesine kudsî irtibât, hebâ edilmemeli Þeytâni riyâya.
Þu Ahfâd-ý Âdem -hakkýyla bir düþünseydi- Hakk’a visâli;
Durup dinlemenden -ahret tarlasýný ekerdi- karýnca misâli.
Her kim ahlâkýn’ gözetip, kýlarsa namazýn’ huþû içinde;
Hakk’ýn nazarýna mazhar olur Kitâb’da, yirmi-üçün ikisinde.
Unutma! Ýnsaný yücelten her þey, sabýrla alâkalý ihtirâzýdýr;
Deðil mi ki, Yusuf’u Mýsýr’a Sultân eden Züleyhâ’nýn iftirâsýdýr.
Kalbimizde ilk sýraya koymalýyýz mutlakâ, Allâh’ý ve Rasûlü;
Boþa gitsin istemiyorsak þâyet, âhiret için ekilen mahsûlü.
Aman aman, haksýzlýk gördü mü dilsiz Þeytaný oynama;
Zuhrûf’un beþine kulak ver, gayyâ kuyusunu boylama.
Ezenin köpeði olma sakýn, mezarýný Besmele ile kazsýnlar;
Ezilenin arslaný ol ki; mezar taþýna it deðil, yiðit yazsýnlar.
Bu âlemde doðrulmayan, piþer mutlâka mâverâ’da ateþte,
Þâhit isteyen bir baksýn, ne diyor Kur’ân; kamer’in ilk beþte.
Firavun mîsâli, son dakikaya býrakma tevbe ve secdeni;
Heder etme ne olur, zumer’in on-yedisindeki müjdeni.
Dîn dediðin ne kilisede, ne sinagogda, ne de câmidedir;
Deyyân’a karþý borçluluk bilincinde olan kulun kalbindedir.
.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.