Ýntihal/adapte ede ede
bir kumbara dolusu
duygular biriktirdim
okuduðum her þiirden.
Ortalýkta dolaþan
’çalýntý çamurcularý’
anlamazlar nasýl olsa
baþka þiirlerden
araklama duygular olduklarýný,
oturup bir þiir yazýp,
kendim uydurmuþum gibi
hava atayým millete!
Hem bakarsýn,
uç uç böceði de takarlar...
Gözümün tekinde karanýn ’k’sý,
ötekinde ’a’sý...
Bulmacada sorulan
o Mýsýr Tanrýsý
bunlarýn yanýnda
þimdilik görünmüyor.
Gelmemesi iyi;
sabýrlý durabiliyorum.
Yoksa gözleri karartýp
giriþeceðim
’çalýntý çamurcusu’
puþtlara!
Herkes benim gibi;
Gözlerimde yansýyan
kararmaya yoðunlaþtýrýlmýþ
efkârýumumiyeye has faraziyeler!
Þiirler umarken,
kapkaç yaptýðým bir çantadan
piþmanlýk çýktý.
Piþmanlýðýný
kime/niye
götürüyordu
/ise/
götüremeyecek.
Þansý yokmuþ.
Nihayete ermeyi
kafaya takmýþ
bir aþk imiþ onunki...
Hiç sevmediðim þeydir piþmanlýk.
Boþluða düþtükçe,
isterik piþmanlýk krizleri
umanlara inat,
piþmanlýða dair kendi çýktýlarýma
siyah renkli yaðlý boya döküyorum,
örtbas etmek için...
.../...