MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

HAYDARPAŞA GAR OTELI 5
Oğuz Can Hayali

HAYDARPAŞA GAR OTELI 5


Yaþam
Geçmiþ ve Gelecek adlý
iki Tepe arasý
Gerçeðin gerdiði bir Ýptir,
bizse
Ýp cambazý.

"- Kýldan ince, Kýlýçtan keskin,
Sýrat Köprüsü gibi
sað Omuzumuzda Sevap, solda taþýyarak Günahlarý,
Sýrtýmýzda kestiðimiz Kurbanlarla
geçeriz bu Yolu..."
desem inanýrsýnýzda,
neden büzülür yine
kinayeli Dudaklarýnýzýn Ucu,
"Ýp Cambazý" dediðimde
size.

Oysa
saðlam ve güvenceli Denge Sýrýðý Elimizde
Hayal denen Ýp üstünde
bir Tepeden öbürüne,
düþmeden
çarpmadan Dibe
Sona varýrýz.
Biter Rüya
uyanýrýz.

Uyku,
içine daldýðým bir Sinama Kutusu.
Rüya,
Kafatasýmda bir Bulgu.
Hayal,
önümdeki Perde.
Gözlerim kapalý yada açýk Yorgan altýnda,
her Yer karanlýk.
Ben, kendimin tek Seyircisiyim artýk.

Düþmeden Ýpten,
çarpmadan Dibe
Bilgi-Tecrübe-Denge ve Hünerimle;
"- Ýleri gitmeliyim!"
dedi Haydarpaþa Garý;
"- Der mi?"
Hayal bu neden demesin?
Der!

Birinci Bölüm;
B Ý R Ý N C Ý K A T

Tamamý 342 Odanýn, 32’si birinci Katta, saðda,
-oturup saymadým-
soldaki diðer 32’si ise
iç Avluya açýk ve loþtur.
Çoðu belkide boþtur,
117 No.lu Odanýn dýþýnda.

117 Numaralý Oda,
üstü 3 Asma Kilirtli.
Tahminimce,
-içini görmedim-
Ardiye.
Görende, yok denecek kadar az,
önünde duralým biraz.
Rivayete göre içi
Tahtakurusu Cenneti.
Eski Tahta Raflar Evrak dolu Tavana kadar.
Etrafta Küf Kokusu,
Tafta-Rülolar,
solmuþ Haritalar,
yýpranmýþ Yol-Hat-Köprü-Ýstasyon Pilanlarý,
ve Devlet Demir Yolu Arazi Tapularý var.

Efendim, Fi Tarhnde Ýstanbul’da,
zannýmca 1874, Defterdarlýk yanýnca,
Bab-ý Ali, Sirkeci, Gülhane arasý
-O Günün Hazine, Vakýf, Maliye Dairesi-
bugünki Tapu ve Maliye Binasý.
Yanmýþ bütün Arazi Varakalarý, Tapu Tutanaklarý.
Yanmýþ mý 1972’de de tekrar, Faili Meçhul, Sebebi bilinmez,
Kopyalarýda yokmuþ.
Ne mi olmuþ?
Rivayete göre
Arazilerde
"Yanmýþ, bitmiþ, Kül olmuþ.

Bu üstü 3 asma Kilitli, 117 No.lu Kapý ardýndaki
loþ Odada duran gizli bir Rafta,
Kül olan Hazine Arazi Tapularýnýn Kopyalarý ve Paftalarý varmýþ;
1906 Yýlýnda 2525 Metrekare,
bugün Kapalý Gar Binasýyla birlikte 3836 Metrekare kadarmýþ.
Kanýt olsun diye Pafta-Pata
yanmamýþ burada saklý
Kayýtlý-Mühürlü-Fermanlý
bu Arazinin Kopyalarý.

Gerçek yada Yalandýr,
hatta Hayal-Rüya-falan filandýr,
ilgilendirmez beni!
Ki, bu iþ Savcý ve Hakimin Ýþi.
Özelleþtirilirse bu Belde,
Belgeler açýklanacak,
Kanun-Takip-Mahkeme,
Kalan-Talan ortaya çýkacaktýr,
buda baþka Hikaye!

Bölüm 2,
-Birinci Katýn içe bakan yaný-
AVLU;

Fuar Ýdaresi Bürolarý, Arþiv-Müracaat-Bekleme ve Ofis Malzeme Odalarýyla dolu.
brinci Katýn dýþa bakan yaný.
Ýçte kalan Tarafta;
Ýþçi Dinlenme Yeri, Giyim Dolaplarý, Personal ve Ziyaretçi Tuvaletleri.
Ortadaki Boþlukta
birde Cam Damlý Avlu.
-hatýrlarým Rüyamda-(*)
Taban,
parlak Granit Mermer Taþlý ortada,
4-Kol-üstü, Çelik-yuvar sýra-sýra Sütunlar yüksek Tavaný sýrtlar,
üstü bombe çep-çevre, dilim-dilim Baklava,
Cam Dam Süzgeç gibi süzüyor
kare-kare Çerçeve, Plastik açýk mavi.

Þeffaf Cam Asansörler,
Katlarý baðlayan çelik-Asma-Köprüler,
Baþ aþþaðý dönüp-kayýp-dolanan Yangýn Merdiveni,
Aydýn ferah Mekanlar,
bir Alman Mimarýn kazandýðý Resterasyon Projesinde
-eðer merak ettiyseniz-
bunlarýn hepsi var.

Þimdi çýkalým dýþarý ve varalým Birinci Kata.
-avluyu az sonra tekrar ziyaret edeceðiz ya!-
Yerler eski Döþeme Tahta, Kestane-Gürgen.
iki Kanatlý Kaplar, Kapý ardý Odalar.
Odalarda;
Döküm saray Sobasý, Baþý Taçlý Dolaplar, oymalý Raflar,
Devlet Demir Yolu Armalý,
-iki Kanatlý Raya konmuþ, uçmaya hazýr Teker-
Kemerli El Yapýmý, döküm Camlý, Mermer Raflý Pencere,
Önünde marmara Denizi var,
Yassý ve Hayýrsýz Adaya bakar,
uzun bir Dalgakýran,
bir Ýskele, bir Büfe, dosça uçan Martýlar.

Üçüncü Bölüm;
KIZ KULESÝ ve SELÝMÝYE KIÞLASI

Kýþla
sarý yüksek Duvarlý,
dört köþe kocaman Kale.
Bakýþýr Gündüz-gece
-daha doðrusu Geceleyin, gizlice-
Kimi Gurbet Yolu gözler, Hasret dolu Er Gözleri,
kimi bekler Teskere,
kimi bakar Haydarpaþa Garý’na
Kimi dün geldiði,
gideceði Yarýna.

Bu Kýþlada bir Hikaye;
Ayný Yýlda, Ayný Devrede
iki amcaoðlu vedalaþmýþlar Haydarpaþa Gar’ýnda.
Ýki ayrý Kapýdan girmiþ,
iki Yýlda Terhis gelmiþ,
iki ayrý Kapýdan çýkmýþlar.
Ýki amcaoðlu iki yýl ayný Yerde yaþamýþ, iki Yýl Askerlik yapmýþ,
Kýþla onca büyükmüþ ki
bir kere bile karþýlaþmamýþ!

Kýþla ünü Rýhtým, Silo, Depo Binalarý.
Gemiler Rýhtýma baðlý,
Sivri Kafalý, Örümcek Ayaklý, Demir Pençeli, uzun Týrnaklý Vinçler,
Avýný kapmaya hazýr bekler
Hergün doðurur Gebe Þilepler.

Kýz Kulesi
beyaz Ýnci
gümüþ altýn,
Fildiþi Gerdanlýðý Boðazýn.
Adýný Endamýndan alýr,
küçük bir Hikayesi vardýr;
Ýstanbul eskiden Kostantinopolis imiþ Doðu Roma’da
Kahinler Bizans Ýmparatoruna;
"- Kýzýn Yýlan sokmasýyla ölecek!" demiþ.
O biricikte öyle güzelmiþ ki, Göz Nuru Babasýnýn,
Babasýný Caný gibi severmiþ.
Emir Kýraldan gelmiþ;
"- Boðaza bir Ada kurun, üstüne Kule koyun,
Adada Kýzým otursun, Korunsun!"
Emir-Emirdir,
Yýlan yüzemez, bilinir. Anca Karadan sürünerek gelir.
Kehaneti önlemek için dikmiþler Kuleyi, Denizin ortasýna.
Ama Kader durmamýþ, saklanmýþ Meyva Sepeti arasýna,
sokup Pirensesin Canýný almýþ,
Adýda Kýz Kulesi kalmýþ.

Kýyýda eski Harem pilajý, Salacak Sandal Ýskelesi,
Rýhtým Gezi Sahasý, Çamlýk Sýrtý Kahvesi
ve
Bacaklarý burma Döküm, Sýrt ve Oturaklarý Tahta, koyu Yeþil Banklarý ile
küçük bir Koru,
4-Gözlü-Camlý, Tepesi Küllahlý, Gemici Feneri gibi Elektrik Lambalarý
aydýnlatýyor Yolu.

Haydarpaþa Gar’ý, 4 Katlý 342 Odalý, Barok Esintili neo-Klasik Yapý,
Ana Gar.
Önünde üç küçük uzun ve dar Merdivenler var.
Usta Þair Nazým Hikmet burada
Memleketimden Ýnsan Manzaralarý’na þöyle baþlar;
" Haydarpaþa Garýnda,
1941 Yýlýnda
Saat onbeþ,
Merdivenlerin üstünde Güneþ, yorgunluk ve telaþ.
Bir Adam Merdivenlerde duruyor
birþeyler düþünerek
zayýf
korkak
Burnu sivri ve uzun, Yanaklarýnýn üstü çopur
Merdivendeki Adam
-Galip Usta-
tuhaf þeyler düþünmekle meþhurdur.

Denizde balýk Kokusuyla,
Döþemelerde Tahtakurusuyla gelir,
Haydarpaþa Garýnda Bahar.

Sepetler ve Heybeler
Merdivenlerden inip
Merdivenleri çýkýp
Merdivenleri tutuyorlar.

Polisin yanýnda bir Çocuk
-tahminen beþ Yaþýnda-
iniyor Merdivenleri.
Nüfusta Kaydý yok,
fakat Ýsmi Kemal.

Merdivenleri bir Heybe çýkýyordu.
Yapayalnýzdý
-Kundurasýz Gömleksiz-
ortasýnda Kainatýn-
açlýðýndan baþka birþey hatýrlamýyor
birde Hayal-meyal
karanlýk bir Yerde bir Kadýn.

Merdivenleri çýkan Heybenin
kýrmýzý-mavi-siyah Nakýþlarý.
Ata, Katýra, Yaylýya binerdi eskiden Heybeler,
þimdi Þimendiferlere biniyorlar.

Çaþaflý þiþman Adviye Hanm
Merdivenlerin üstünde Güneþ
bir boy yeþil Soðan
ve bir Ýnsan
Ahmet Onbaþý.

Merdivenlerden bir Kýz çýkýyordu
Çorata çalýþýr
-Tophane Caddesi, Galata-

Sepetler Heybeler
Merdivenleri inip,
Merdivenleri çýkýp,
Merdivenlerde duruyorlar.

Merdivenleri Mahkümlar çýkýyordu
þakalaþýp
gülüþerek
üçü Erkek
biri Kadýn,
Erkekler Kelepçeli, Kadýn Kelepçesiz,
Jandarma Süngülü.

Merdivenler üstünde bir Kayýsý Gülü,
bir Cigara Paketi,
bir Gazete Kaadý.

Üç bayan çýkar Merdivenleri koþarak
-sivri Küllahlarýyla
mantar Ýskarpinleriyle-
Banliyo Yolcusu.

Merdivenlerde Güneþ
yorgunluk ve telaþ
ve Altýn Boyunlu Kelebek Ölüsü var.
Kocaman Ýnsan Ayaklarýna aldýrmadan
bembeyaz, upuzun Taþýn üstünde
taþýyor Karýncalar
Kelebeðin Ölüsünü.


Üç Küçük uzun ve dar
Merdivene
nasýl sýðar
bunca Hikaye,
bunca Ýnsan bu kadar?

Kalemin Ucu Kurþun,
Kalemin Ucu Kör-Kömür,
Kalemin Ucu Ýspirto-Boya,
Kalemin Ucu Zamanýn Dijital Bit’i,
bir bulaþmaya göre beyaz Kaðýda,
silemezin bu (B)iti.

(*) Ýnternetten bir Alman Mimarýn Kazandýðý Restarasyon Projesini görebilirsiniz.
Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.