MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

HAYDARPAŞA GAR OTELİ (4)
Oğuz Can Hayali

HAYDARPAŞA GAR OTELİ (4)


Baðzýlarýnýn
"Küçük Siirt" deyip küçümsediði
Koca Fatih’te
bir Halým vardý uçan,
bir Sihirli Lambam,
birde Devim, Lambadan çýkan,
Adý Daðduman.

Çelik-Çomak oynardým onlunla
Sokakta Mezarlýk ardý.
Elimdeki Sopayý
yerde duran Çomak üstüne oturtarak
çektimmi Ekseninde döndüre,
bir çýrpýda sokar altýna, kaldýrýr Havaya
savururdum onu,
-Tenis gibi, Golf gibi-
ön Ayaðýmýn üstünde esneyip Havadaki Çubuða
birde vurdum mu,
Dev Daðduman yakalardý onu.

Küçükken birde Çoban Köpeðim vardý.
-Mahallede hepimizin-
Adý Duman’dý.
Uzun Tüylü, iri
Bebeði Zeytin kara,
koyu Kestane Kahverengi idi
Çapaklý Gözleri.

Birgün etrafýný çevirdi Zabýta.
Uzatýlan Sýrýk-ucu-zehirli Ete Yüz vermedi Duman.
Birinin Elinde Kanca, kocaman.
-Kýskaç yani, ucu yarým Ay, Daire Çember-
Diðer ikisinin Elinde tek bir Að,
uc-uca germiþ tutuyorlar beraber
Sýrýk, Að, Kýskaç, Kanca, Zapýta,
yakaladýlar onu, koygular Çuvala.
Köpek miyavlarmý?
Hayýr ama,
Beli Kýskaçla boðulu Duman,
acýsýndan
iþte öyle cýyakladý.
Hayvan Þöför Çuvalý Kamyona attý.
Belli ki orada yatan
Soydaþlarý
onu kucakladý.
sustu Duman.

Küçükken Hayýrsýz Ada’dan
-tabiki Rüyada-
bir Mektup aldým ondan.
Bakarak Fatih Sýrtlarýna
hayal ediyormuþ beni.
Her yaný Deniz-derya,
mutlu Soydaþlarýyla,
anýyormuþ sýcak-dost Mahalle Günlerini.
Adada Köpek çokmuþ,
ýssýz ve çorak olduðundan
birbirlrini yemekten baþka
Dertleri yokmuþ.

Niçin böyle Hayal kurar,
neden Rüya görür Ýnsan, deðilmi?
Hayal olmasa kim keþfederdi Amerika’yý,
Kristof Kolombus gibi!
Roman yazýlmaz, Þiir düzülmezdi.
Ata’m basmazdý Ayaðýný Samsun’a,
Astronot Ay’a
Hayal olmasa!
Abdal, Derviþ, Ozan düþmezdi
Yollara-Yollara,
baþarýlamazdý hiçbir Keþif,
Savaþ bitmezdi, olurduk Esir,
Seçime de gitmezdik Oy kullanmaya,
onlar Çoðunlukta ya!
-Hayal olmasa-
Küçükken
eski Fatih’te bir Devim vardý, Lambadan çýkan;
Adý Daðduman.
Daðdan deðil, Aðdan koymuþtum ona bu adý,
belkide aðlamaktan,
caným Duman!

Birinci Bölüm; B O S T A N
Rüya denen Kayýkta
bazan salarým Kürekleri, Akýntý çeker beni.
Bazan çekerim Akýntya karþi Kürekleri,
vururum dik Kafamý Duvara,
ne Pahasýna!
Bazan Kayýkla uça-sýçraya Þelaleyi týrmanarak yararým.
Bazan koþarým Su üstünde, yalýn Ayak kayarým,
Bazan Rüyayý bile aþar, Hatýralara ulaþýrým.

Þimdi
garip bir Rüyada
Uçan Halýda
Elimde Alaadin’in Lambasý
yanýmda Lambanýn Devi, birde Çoban Köpeði,
altýmda Eski Haydarpaþa Ana Garý,
Yer; Yine ayný, Kültür ve Sanayi Fuarý
Sahne; Çiflik Evi, Yayla.
Konu; Süt, Tereyað, Yoðurt Yayla Peyniri.
Figüranlar; Ýnek, Eþþek, Tavuk, Horoz, Kýr At, Bostan Beygiri.
Müzik; Kýrþehir Yöresinden geliyor.
Saz; Neþet Ertaþ söylüyor
Beste; "Bahçada Gül Aðacý"
Süt dövüyor Yayýkta,
"Gözelim haydý, haydý"
Baþörtüsü Oyalý,
"dibinde iki Bacý""
Þalvarý Nazilli, Basma,
"aman nideyim"
çalkala-da-çalkala,,
"nere gideyim"
çýkýyor üste Yaðý,
"Gözelim haydý, haydý"

Haydýn birde,
Yað deðilde,
bugün Peynir çekelim!
Aðaç Fýçýda çalalým Süte Maya,
-beklenen kýymetlene-
biraz bekletir
Süt kesilir, dibe çöker Çökerek,
üstü Su olur.
Tortu dolar Keten-Tül Torbaya,
Gözeneklerden sýzar Su-Damla,
"Terler" de denir.
Ya Yoðurt olur yenir,
yada Peynire dek beklenir.
"Oh be!"

Köþede bir Tandýr,
-Yere gömülü Fýrýn-
önünde Fýrýncý kadýn
Dalgýç gibi Tülbent kalýn
iki Göz-Delik dýþý.
Sarýlý Baþý Tandýr Küpüne daldý.
Küp derin,
Küp yuvarlak,
Küp Duvarlarý Toprak,
Küp kýzgýn-sýcak,
üstte Ana’nýn sadece Kýçý kaldý.

Ana
Elindeki Hamuru,
çarpa-yapýþtýra
kýzgýn Duvara yaydý.
Fýrýný ortasý Odun, Ateþ,Tahta.
Ateþle Duvar arasý
bir Karýþ boyu Kül yayýlý
Kýzarýr-düþer
piþen hamurlar Küle,
Ana’nýn üstü çýkar Kuyudan,
Maþayý alýr yandan,
dalar yine Kuyuya
yakalar çevirir Ekmeði,
yatýrýr Küle,
dibide piþsin diye.

Hayda!
Gel gidelim Bostana,
Bostanda Sebye Meyva.
Sapta üzüm sarkýyor,
Bað Bozumu yakýn,(*)
Bal-Bal damla akýyor.
dönüyor kuyuda çýkrýk.
dönüyor Gözü baðlý Beygiri hala
dönüyor Kuyudan Su çekiyor
salýveriyor Bostana.

Küçükken
bir Çoban Köpeðim vardý
-Mahallede hepimizin-
Adý Duman’dý.
Uzun Tüylü, iri,
Zeytin kara Bebeði,
koyu Kestane kahverengi Çapaklý Gözleri;
"- Ne mi olacak?" dedi;
"- Haydarpaþa Garý Otel olacak,
Gökdelenler çakýlacak sýrtýna,
Muhteþem Arazisi
Lüks Apartmanlar, Modern Evler, Alýþveriþ Sitesi,
Köþk, Konak, Plazza, Banka.
Karþý çýkanlarý çevirecek Zabýta,
Elinde Að-Kýskaç-Kanca,
Sýrýk ucu Biber gazý, basýnçlý Suyla,
kýskaçlayýp yakalayacak hepinizi!,
yine çekiþilecek,
yine direnen olacak,
yine diðerleri bakacak,
yine oynanacak ayný Oyun Gezi Parkýndaki gibi!"
"- Hepsi Rüya!" dedi
Sihirli Lambanýn Devi, Daðduman;
"- Rüya hepsi!;
Uzun Tüyleri, iri,
Zeytin kara Bebeði, koyu Kastane rengi Çapaklý Gözleri ile
Duman daldý,
ve
o Günleri andý.

(*) BAÐBOZUMU Hikayemi Edebiyat Defteri Ýnternet Sitesinde "Yazýlarým" Bölümünde bulabilirsiniz.





Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.