TEKRAR
Belki yaþanmýþtýr belki de insanlara ders niteliðinde paylaþýlan bir yazýdýr. Aynen aktarýyorum.
"Birkaç yýl önceydi. Öðle saatleri eþimle Gümrük-Buca otobüsünde en arkada oturuyoruz. 20 kiþi kadarýz. Arka kapýnýn önündeki koltukta okuldan çýkmýþ liseli iki genç kýz oturuyor. Kraker, bisküvi atýþtýrýyorlar. Yeþildere Duraðý’nda arka kapý açýlýnca kýzlardan biri geri dönüp elindeki boþ ambalajlarý kaldýrýma fýrlattý. Ambalajlar kaldýrýmda yürüyen; yeleðiyle, poþusuyla, basýk ayakkabýlarý ve ince, uzun boyuyla 70 yaþlarýnda tipik bir eski efenin õnüne düþtü. Efe açýk kapýdan uzandý ve unutamadýðým cümleyi söyledi : "Kýzým kimliðini düþürdün."
(bir paylaþýmdan)
Ýnsanlarýn hal ve hareketleri, söyledikleri, oturuþu kalkýþý, konuþma tarzý, yüzünde ki mimikleri de dahil olmak üzere daha bir çok özelliði nasýl bir insan olduðuna dair ipuçlarý verir.
Bedenlerimiz ruhumuza giydirilen bir çeþit elbisedir. Ruhumuzun asaletini yansýtan bedenimiz; bir tür ayna gibidir. Ruh güzel olunca, kalbimiz, aklýmýz, elimiz kolumuz kaþýmýz gözümüz ve her halimiz ruha tabi olarak güzelleþir.
Ama bu güzelliði çok az insan görebilir. Nitekim þu söz de bunu destekler niteliktedir.
Ruh güzeIIiði, beden güzeIIiði kadar koIay görüImez. AristoteIes
Kötü olan ruh halimiz de yine bizleri o minval üzerinde hal ve tavýr sergiletir.
Kýsacasý ruha tabi olan bedenlerimiz aslýnda bir gereç gibidir. Ruhumuzun yönlendirmesiyle; aklimýz ve duygularýmýz adeta bedenimizi kukla gibi oynatýrlar.
Ruha tabi olan dilimiz de iyi veya kötü söylemlerle rengini belli eder.
Berrak bir göIden kirIi su akmaz, güzeI bir ruhtan kötü söz çýkmaz. Endonezya Atasözü
Ruhumuz da bedenimiz gibi acý duyabilir.
Ýyi þeyIer için sevinmek; kötüIükIer için acý duymak; dengeIi bir ruhun özeIIiðidir. Cicero
Ruhumuzu terbiye etmek; bizlere bahþedilen büyük bir nimettir aslýnda.
Þu deðerli söze kulak verelim.
Her ruh yeniden düzenIeme ihtiyacý duyan bir meIodidir. MaIIarme
Kendimize tekrar tekrar þans vermeliyiz. Ruhlarýmýzý yaþatmak veya öldürmek bizim elimizdedir.
Bu çok büyük bir sorumluluktur. Ruhlarýmýz bizlere emanettir. Emanete ihanet etmek veya ona sahip çýkmak bizim irademizdedir. Elbette ki bu çok ta kolay deðildir.
Ýnsan ruha bakmaIý; güzeI bir vücutta güzeI bir ruh oImazsa neye yarar. Euripides
Bedenine deðiI kendine deðer ver ve gönIünü oIgunIaþtýr! Çünkü kiþi; bedeni kadar deðiI, ruhu kadar insandýr. Ýmam-ý GazaIi
Ruhlarýmýzý terbiye etmek ise okadar da kolay deðildir.
Dünyada iþIemesi güç üç þey vardýr: EImas, çeIik, insan ruhu. Benjamin FrankIin
Bedenlerimize deðer verir ve saðlýklý olmak için elimizden gelen her þeyi yaparýz. Ruhumuzu korumak için neler yaparýz peki?
HekimIerin yaptýðý en büyük hata, ruhu düþünmeden yaInýz bedeni tedaviye teþebbüs etmeIeridir. EfIatun
Eðer insan zikir, fikir, Kur’an okumak ve nafiIe ibadet gibi gýdaIarIa ruhunu takviye ederse, bedende hâkimiyet ruhun eIine geçer. O vücut, güzeIIik ve iyiIikIerIe donanýr. Mehmed Zahid Kotku
Bir insanýn ruhunda açabileceðimiz derin bir yara o kiþiye yapýlabileceðimiz en büyük kötülüktür. Kendi ruhlarýmýz kadar diðer insanlarýn ruhlarýna da gereken saygýyý göstermeli ve ona göre davranýþ sergilemeliyiz.
Þu güzel söz bunu çok iyi anlatýyor;
Ruhu öIdürmek, cismi öIdürmekten daha büyük bir cinayettir. Gerbart Hauptmann
Ýnsan, ruhunda açýlan yaradan da ölür. H.de Balzac
Sadece bedenlerimizi beslememiz, ne yiyip içtiðimize özen göstermemiz yetmez, ruhumuzu da iyi ve güzel duygularla beslememiz lazým.
En az beden kadar ruhun da beslenmeye, itina gösterilmeye, hatta okþanýp pohpohlanmaya ihtiyacý var.
Bu nedenle hem ruh hem de vücut saðlýðý için, gereken önemi vermemiz bizlerin iyiliðinedir.
Beden, ruhun mekaný ve eIbisesidir. Bedene geIen arazIar ve sýkýntýIar da haIiIe ruh saðIýðýna tesir eder. CemaI Uþþak
Bedenimizi hasta eden, ruhumuzun baskýlarýdýr. (Sigmund Freud)
Uzun lafýn kýsasý kimliðimiz; ruhumuzun aynasý gibidir.
Aklýmýzý iyi kullanmalý ve bizlere verilen, gerek vücudumuzun gerekse ruhumuzun kadrini kýymetini bilmeliyiz.
Ýþte yine güzel bir söz.
Duygu akIa, akýI da ruha esirdir. MevIana
Þimdilik bu kadar diyerek; virgül koyuyorum. Zira bu konu için nokta koymak pek te mümkün görünmüyor.
Saðlýcakla kalýn.
Dünyada iþIemesi güç üç þey vardýr: EImas, çeIik, insan ruhu. Benjamin FrankIin
Her ruh yeniden düzenIeme ihtiyacý duyan bir meIodidir. MaIIarme
Ruh güzeIIiði, beden güzeIIiði kadar koIay görüImez. AristoteIes
Ýnsan ruha bakmaIý; güzeI bir vücutta güzeI bir ruh oImazsa neye yarar. Euripides
Duygu akIa, akýI da ruha esirdir. MevIana
HekimIerin yaptýðý en büyük hata, ruhu düþünmeden yaInýz bedeni tedaviye teþebbüs etmeIeridir. EfIatun
Beden, ruhun mekaný ve eIbisesidir. Bedene geIen arazIar ve sýkýntýIar da haIiIe ruh saðIýðýna tesir eder. CemaI Uþþak
"Markete gittim. Muz çok pahalýydý alamadým."
Bunu söyleyen bir bayan arkadaþ.
"Her þey çok pahalý yaa!
Kardeþinin düðününde giyeceði kýyafete harcadýðý para; Beþyüz lira. Çantasýna, ayakkabýsýna takýsý
Ýki çocuðu var. Çocuklarýna muz alamadýðý için üzülüyor.
"Koca yaþlý þiþko dünya! "
þarkýnýn sözleri böyle
böyle kafa tutuyor
kulaða hoþ geliyor
yorgun omuzlarýma
fer geliyor
ölü balýk gibi bakan gözlerim parlýyor
baþýmý kaldýrýyorum yerden
boynu bükük bir garip gibi
durmaktan vazgeçiyorum
gülümseyerek bakýyorum
doðan güneþe
börtü boceðe
aya yýldýza
gece ve günduze
"heyyy!
sana diyorum
bir bak hele...
Koca yaþlý þiþko dünya!
ben genç ve güçlüyüm
durduramaz ne fýrtýna
ne de bora
beni yýldýramaz
çýkmaz sokaklarýn
mavi bir yolculuða
yelkenler fora
hayat devam ederken
neden geri gitsin
ayaklarým
özgürüm
her þeyden önce
var mý ötesi
ikinci baharýn ýlýk meltemlerine
sesleniyorum merhaba!
merhaba!
aldýðým ve verdiðim
nefes
Koca yaþlý þiþko dünya!
duyuyor musun?
daha bitmedi
topraðý kefen gibi örten
karlarýn altýndan
sarý çiðdemler
koparacak ellerim daha
korkutmuyor artýk beni tehditlerin
kardelenleri bilir misin
ben onlara benzerim
azýcýk güneþ görse
uyanýr
doðar yeryüzüne
kardelen gibi
yeniden doðmalara sevdalý
yüreðim
ruhumu üþüten
umutlarýma ket
soðuk duvar çekil önümden
yaþýyorum
daha ne olsun
geçmiþe sünger çeker
kendi kendime
derim
caným sað olsun
baðlarým kuþlarýn kanatlarýna
kýrgýnlýklarýmý
masmavi gökyüzüne salarým
geçmiþe takýlmam
yarýnlara bakarým
analar yorulmaz oðul
sýrtýmdan inme oðul
aðlayan göz yüreðe þifa de
dikenine katlanmak de
bülbülün güle nazý de
sevginin yükü aðýr gelmez
azýcýk nefeslenmek için
azýcýk býrakýr
yine yüklenirim yükümü
derdini sevmek de
sesim çýkmaz seller akar yürekte
toz kaçmýþtýr
kirpikler ondan nemlidir hep
yüküm incidir yüküm yakuttur oðul
omuzlarým çökse de
düþsem de kalkarým
of demez ateþimi içimde yakarým
aðlayan göz yüreðe þifa de
dikenine katlanmak de
bülbülün güle nazý de
sevginin yükü aðýr gelmez
oh der yüzüme maske takarým
arsýz de huysuz de
aklým
gücüm bu kadarýna yetiyor oðul
ana de yeter oðul
ana de yeter
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.