Vurduk Gökyüzünün Mavi Hüzünlerini
Kuþkonmaz penceremin önünde
komþu kýzýnýn
saksýda hediye ettiði
çiçeðin tomurcuðu baþ verirken güne
içimizdeki sisli köylerin
yaylalarýndan ayaklarýmýzýn gürültüsünü
duymadan geçtik
sabah yeline teslim olmuþ bozkýr
kýr çiçekleriyle avuturken tarlalarý
gözlerimizin tuzlu yaþýyla okþayarak
elveda dedik
cinsel duygularýn dürtüleriyle
kalbimizi heyecanlandýran vuruþlara
kimi zaman aþk
kimi zaman sevgi dedik
üreme iç güdüsüyle yorduk bedenimizi
ihanet ettik saf temiz düþüncelerimize
aldattýk
aldatýldýk
kötü kuþatýlmýþ askerler gibi
savaþ meydanýndan çekildik kendi siperlerimize
bazen
masum bir Habil olduk
bazen de
cani
katil Kabil
vurduk gökyüzünün mavi hüzünlerini
yakalandýk tufana sularýn sessizliðinde boðulduk
eþeledik
deþtik topraðýn döþünü
gömdük içine ellerimizle pisliklerimizi
mevsimlerin yýkýntýlarýný talan eyledik
kerbela icat ettik sinemizde
cinnetini yaþadýk alemin
suçsuz
masum sabileri dün diri diri gömdük
az geldi
yetmedi kirli ellerimize
haya edip arlanmadýk coþtuk durulmadýk
bu günde savaþ suçlularý gibi kurþuna dizdik
oysa hiç bilemedik
öldürülürken bir çocuk meçhul bir yerde
solarmýþ gökkuþaðýnýn rengi donarmýþ topraðýn özü
hiç ama hiç bilemedik
biz alnýmýza sürülmüþ bu kara lekeyi insan olarak silemedik
Sosyal Medyada Paylaşın:
Nurettin AKSOYLU Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.