üþüyorsan
göðsünü geremezsin kalbini korurken
sýcaktýr on bin yýl önceki toprak
dýþarýda eski bir kilim, sandalye, masa
üzerinde kuþ boklarý
paMuktan öleceðiz, kýrým kýrým kývranýrken ruh
ten dairesinde pek acayip olaylar
boyunda fular
yasaklardan çektiðim kadar
bir de þu aryanýn baldýrýný öpen sonbahar
savurarak öpüþüyoruz
rüzgar kýzgýn, hasretle fosilleþmiþ dudaklarýmý okþuyor
imitasyon recalarýn gözkapaklarýnda up sendromu
sarkýk bir öykünün veremlisi bizler
edilememiþ küfürler arýyoruz her oturmamýzda
vakitsiz ve baðýmlýyýz
edilemeyen küfürler ýsmarlýyor güvercin kanatlarý
kargalar daha bir siyah
baykuþ korkutucu
martý serkeþ bir ihtiyar
bir kilise ya da cami bulmalý
hava soðuk mavi
bir topuk incinmesine baðlýyorum bunlarý
çokken, insan çocukken anlayamýyor
iþte bir gün mucizeye inanýp büyüdüðünde
bunlarýn ardý emeðe sýrayla morarýyor
iyidir morarmak, ölmeden
ya da diklenmek kavgada, dövülmeden
ince ayrýntý bu zaman dedikleri
titrek elleri, ne çok uzakta ne de yakýn
her sallanýþta akýyor nar suyu
kýrmýzý dersem ihanet etmiþ sayýlýrým kana
daha bir canlý, hüzünle
akýyor o ekþi, tanrýsal sývý
üþüyorsa
insan üþüyorsa
vals son çare. tek olunmaz gezegenlerde uydu; evren tatilde
delice saldýrabilir ordular
silahlar susmadýklarýnda daha anlamlý oluyorlar
ve askerler yakýþýklý
sanki biraz daha zaman verse, biraz daha öldürürüz
biraz daha bin birimizi
uydurma vakitlerimizde
sefil mültecilerimizle
bir o kadar lezzetli
ölüm düþleri
yýrtýlýyor ama
tehlikelidir yýrtýk don muhabbetleri
basit mýsralarda ne çok kayýp etleri
deðdiði an taþa küfür
þaraba, tasa, söze, kitaba
bir de olur olmaz tanrýsýna
küstah insan, diyorum ama
ýþýltý bir gecenin koynundan geçerken
asla bekletmemeli
yüksek dileklerini uçururken
sevecen bilmeli suyu
tam da yapacakken en güzel temenniyi
adetli þevkat yasaklanabilirse iyi
daha da deðilse: ürperti.
üþüyorken
oval bir sancýyla kalp spazmýna yaklaþýk tören
bir öykünün kokusunu alan gaz
kamaþýrken gözleri insanýn üzeri örtülü geceden uygunsuz besteleriyle
nostalji kýkýrdama mevzilenir rüzgarýn pembe yanaklarýna
birikerek
gemi
çok gemi
kan çok kýrmýzý
damarsa kurbaða kadar ona kýymet verilmeli
yoksa hangi kalem akmazdý gözlerden
aðlamak olmasaydý
ve gece mesaisi
pastanýn en tehlikeli yerinden ýsýrýnca
kokuyorsun elmacýk kemiklerinden kiþniþ misali
çok yakýnlarda banyo
ötesinde su
bornoza hasrettir fakirin vücudu
bu hisle enjeksiyonun fakkýr olabilmesi normal
bir astsubay kadar üst olabilirim loþ odada
temsili kýyafetlerde haki, siyah bot, yeþil atlet
hangi þiirdeydi o, her þey uslu güzel, dýþarýda klarnet
yorucu, üþüyorsan daha yorucu
yaðlý bir radyatöre tapabilir insan çok yakýnlarda üþüyorsa
yýrtýk bir að
hayali diz kapaðý karþýlaþmalarýnda defalarca ölüm
biliyorum böyle daha güzel
beyaz gömlek, imitasyon deri
sökük baðcýk
þeytan tüyü gýdýklanmalarý
sýnýrlarda yalancý saadet
uzayan travma
þah
kanayan bir yarayý besleyen tuz
suçum bu aðrý
battaniye mat taþýyan anne
ellerinde fesleðen
rezervasyon alýnmamýþ güller
eski sevgiler nasýr
sýrlar nü
çýplak topraðýn asrý
susarken bile insanýn adabý olmalý
soda þiþesi kapaðýnda
gün limon sarýsý
çok yakýndan bakarken
zarar verebilir gözler ruha
mesela suretinde yorucu zehirler taþýrken
yýrtýk yýlaný yutandýr bir baþka yýlaný adayýþlarda
ve bir zaman
artýk boþ verebilmeli
hamile kalmalý insan
her gün bir sonraki güne