yatýrýp soðuk taþlara geçmiþimi
kýzýl kýyametler kustum bugünüme
ne alacaðým kaldý dünümden
ne de vereceðim geleceðime
dedim kendime
ve sustum içime zehir zýkkým…
üç boyutlu bir filmin
kýrmýzý burunlu palyaçosuyum nicedir
saðým, solum, önüm, arkam sobe
neredesin ey özgürlük?
hani bilmesem sevmeyi
ve sevmeyi bilmesem
sýkýþabilirdim ben de
hayatýn mozaik taþlarýnýn arasýna
ama sevgisizlikten örülen bir duvara
uymuyor sevginin taþlarý
yalan oluyor her seferinde
benim kurmak istediðim evin
buz mavisi rüyalarý
denizin dalgalarý vuruyor her gün
kaya gibi duran kalbime
ve her seferinde
hýrçýnlýðýyla inceltiyor
aþýndýrýyor o kayayý
kan ter içinde uyanýyorum
sorgusuz kabuslardan
çocuk cesetlerini kefenliyorum gözlerimde
ve bir aðýt yükseliyor
beynimin derinliklerinden ki
naklen ,anne ve babalar orkestrasý
göçebe bir acýnýn
sürgün filizlerini topluyor ellerimiz
yerle göðün arasýnda
bir adaletsizlik fýrtýnasý
ki kaidesi bozuk yaðmurlarýn
kuraklýða deðil
berekete yaðýyor inatla
daðlar var uzanamadýðýmýz
uzanýp da eteklerinde yatamadýðýmýz
rüzgarlanamadýðýmýz güne karþý
geceden mahpus güneþimiz biliriz
biliriz de gücenmeyiz, gocunmayýz
yine de dikeriz o daðlarýn doruðuna
tanýdýðýmýz ve bildiðimiz
tek bayraðý
umudun bayraðýný
dalgalansýn diye yarýnlara
inançla…
12:30/27.09.2014/Sev_tap