GÖREV
Önce atlarý vurdular
Yorgo’nun yorgun ellerinde
Sarý otlar da yanýp da göðe salýndýðýnda
Sayýsýz havalanan serçelere kaldý isyan
Yükseklerde bir yerde tanrýlarýn sesleri…
Ölü külleri dökülür uzak kasabalardan
Sýðýndýkça karanlýk yollara
Çantalarda gizli bir tarihin izleri
Rüzgarýn asiliði estiði yerden belli…
Kara saçlarýna sarý saman karýþmýþ bir kýz çocuðu
Çitlerin gerisinde
Gerisinde umut
Öbür tarafýnda yaþamak
Bir kelebek gibi özgürce
Üç günlük yüzyýllýk….
Görev bu ya hayatta kalmak
Ya da býrakmak taze bir nefesin maviye karýþmasýný izlemek
Yaðmur topraðý
Gök güneþi
Son tayýn toynaðýndan sarkan toz ve yaþamak…
Yaðmalanmýþ bir kuyu
Bir o kadar kurak çýðlýklar
Çaðlar açýlýp kapanýrken dýþarýda hep taþ duvarlar
IÞIK(ð)a mülteci tüm tül perdeli evler…
Ne zaman bir umut salýnsa kaðýttan gemilerle
Yakamozlarý boðardý Olga’nýn gözleri
Oysa ne de güzeldi yeþil bakýþlarý
Savaþlar soldurmasaydý göðü….
Þimdi son kalan tayý kurtarmalý
Kurtuluþ günü fýrtýna doldurmak için yelesine bir tayýn
Kutsal öpücüklerin ýslaklýðýnda
Görev bu ya yangýnlarda yürü üþür gibi
Ya üþürcesine güneþe uç hiçe sayýp büyük daðlarýn yükseltisini…