Yaramaz bir çocuk
Ve topaç çeviren güçtür yaþamýn kendisi
Tekrarlanan yanýlgýnýn çocukluk halidir
Büyük hesaplarla uðraþan
Sisten çýkýnca gerçekler
Güneþin ýþýklarý vurur düþlere
Ve esrarlý bir aleme bürünür
Mahcubiyet kýrýntýlarý
Burun deliklerini konuk ederken
Ayný adýmlarý atar
Ve ayný bakýþlarý yakalar
Tanrý insanlarda
Hiç dua etmese de melekler
Baðýþlanýr günahlar
Gökyüzü perilerini hicvederek
Üzülme sevgilim
Ben daha ölmemiþtim
Öðleden sonra gözbebeklerimden
Beynimin kývrýmlarýna ulaþan
Ve beni hiç acýmadan
Çok eski bir hesaplaþmaya zorlayan
Bir þarkýdýr
Bir transistörlü bir radyodan
Bir demirci atelyesine hüzünle yayýlan
Radyonun düðmesine uzanan nasýrlý elimdir
O kadýndan
Ve iniþli çýkýþlý mavi geçmiþimden
Beni
Bugününü
Gerçek yanýlgýsýna alan
Seni anlatan herþey þimdi
Bir tozlu sandýðýn
Ýçinde uyuyor
Hiç uslanmadan
Gönlümün tavan arasýnda
Geçmiþteki yüz yýllardan
Aðlama sevgilim
Ben daha ölmemiþtim
Yeþil yamaçlarýn ardýnda
Uzanan gökyüzü
Bölerdi
Pembe yakalý elbiseli kýzýn
Göz yaþlarýný orta yerinden
Bir yanda ölüm oynaþýrdý
Diðer yanda yaþam dururverirdi öylece
Ve sahipsiz evin pencerelerinde
Sokaklarý seyrederdi
Ölmüþ adamýn resimleri
Geçmiþine aðlayarak
Sonra plaklar dökülürdü raflardan
Otuzüçlük ve kýrkbeþlik
Siyah ve eski zamanlarý anlatan
Dudaklarý yakardý acý tebessümler
Hýrçýn ve yanlýz ruhlarý hiç acýtmadan
Geçmiþ zamanlarý yarýna baðlayan
Bir hýçkýrýktýr
Ve eski bir kitabýn kenarýna yazýlmýþ
Bir kaç cümlelik bir þiirciktir/ solmuþ mürekkeplerin yazdýðý
Tozlu raflarda yýllanan
Bazanda ekþi bir tuhaf kokusudur
Bir yaðmurlu pazarýn
Hiç aldatmadan
Merak etme o pazar
Ben daha ölmemiþtim