MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

Su 117-Dağ Eriği
İbrahim Çelikli.

Su 117-Dağ Eriği

































oysa hemen yukarýsýnda

þemsiye!!

sýcaklarda

bebelere

yoðurt kesesine

su testisine

harmancý birkaç aileye

Dað Eriði unutulmuþ



dibindeki çalýya ters geçirilmiþ taslar

yan yatýrýlmýþ týkaçlý testilerden

diz yaslamadan doldurulmuþ

düðende dönen baþý mendilli adamlar

öðendire ile taktaklayýp

öküzler durdurulmuþ



hürmet duyulmuþ göbeðe

göðse giden ellere

“su gibi aziz ol”

“su verennerin çoð ossun” deyip

“afiyet ossun” denilmesi beklenmeden

“ho” denilmiþ öküzlere

“dah” denilmiþ taylý beygirlere

“o(ð)landan gýzdan fayda yok böðün”

baþka ne gelir elden

güneþin gözünde dönülmüþ de dönülmüþ

kimseye bir þeyler denilmemiþ

kahrolunmuþ



saptan gelen,

samandan dönen

nispeten daha dinlengin gençler

nöbeti devralmýþ, düðende dönenlerden

baþýndaki gölgeliði gerip su tasýna

suyunu süzerek içer içmez

Dað Eriðinin gölgesindeki testiden

..

Dað Eriðinin

gölgesine koþulmuþ..

bekleyen komþularla

dereden, tepeden

gelenden, geçenden

ölenden, kalandan

ondan, bundan

koyundan, kuzudan

gelinden, kýzdan

ebidikden, gubidikten

vardan, yoktan

azdan, çoktan

eskiden, yeniden

bir muhabbet tutturulmuþ



dinlenen,

dinlendirilen

hep Akgedik’e karþý oturulmuþ

ufuk ovanýn ilerisindeki köylere kadar

tahminler yürütülmüþ

kimin esgerliði ne zaman biter

kim kiminle dünür olur

kimin ne kadar zehresi çýkar

arpa-buyday ne dutar..

ova yolundan köye gelen bir araba mý var

iki kiþi ayný þeyi söylemese de

üstünde durulmamýþ

kimin dediðinin çýktýðýnýn

hoþ görülmüþ



mesele anlaþýlana kadar

“sar bakalým”a fýrlatýlmýþ

süslü tabakalar..

sol elin baþ ve iþaret parmaðý arasýna

yalak kýstýrýlmýþ cýðara kaadýna

tez elden mübarek tütün

bir karar serilmiþ,

yuvarlanmýþ iki elin üç parmaðý arasýnda

ucu yalanýp, kopartýlmýþ ön diþlerde

dilucuyla ýslatýlýp yapýþtýrýlmýþ, þekli bozuk

tütün bulaþýðý orta ve iþaret parmaklarla

gaz kokusu eþliðinde “mýhtar çakmaðý”ndan

tüttürülmüþ,



felsefi dedikodulara dalýnmýþ

evin abýlasý kelek tarlasýndan

birkaç hýþýr, kavuniçli kelek

býyýðý kurumuþ garpýzla dönmüþ

komþu harmancýlardan

erik, zerdeli, göksulu armýt, tiltombak

yeni desdinin sovuk suyuna dutulmuþ

cýrt firenk, gök pýransa çomacý

üsdüne duzlu çökelek

gören gözün hakký ayrýlmýþ

yumulunulmuþ



Semerci, Deli Yakýp, Koca Durmuþ

Cýðara içmese de Kart Mustafa, Ala Kemal

Tuzladaki Dað Eriðinin kölgesinde

esgerlikten baþlayýp, herkesin bildiði hikayelerle

muhabbetin dibine dibine vurup iki beþlik bozmuþ

sövgülü muhabbetten uyanan bebeðe somruk

sinek, karýnca ve kaðný sesinde uyumuþ,

iki sallamaya susmuþ,

altýnýn deðiþdirilmesi,

anasýný emmesi

unudulmuþ



Koca Durmuþun yardýmý,

Deli Yakýbýn oðlu

Semercinin kaðnýsý

Dýngýdýðýn düzeni

Gafarýn arabasý yok-muþ

harmanyeri bayýr

yollar yokuþmuþ



ne gam

selam,

bereket dileði

bir tas su

iki dönüvermek

ne kimsenin tarlada yýðýný

ne harmanyerinde samaný

galmýþ



Gucur Emminin adý belli

el harmandan kalkmýþ aldýrmazdý

illa sabah çay demlenmeli

illa piþmiþi piþmeli

üç taþ ayaklý saðcakda

evmezdi

keyfelli[1]

herkes ölmüþ getmiþ

hiç umrunda

olmamýþ



ikindi üzeri eser de,

deniz yeli

ne yapýp edip týnaz etmeli

yaðmýra yakanmayalým

Allah vere de geceleri çec baþýnda, gözer

bir kepenek, bir yastýk,

eserse sivrisinek ne gezer

olurda bi þirnirse[2] zati

zabbaha gadar dirlik vermez ikrah

“-dola” ýsrarý,

“erkeð adam”, deliðanný yüklenmesi ve

köse ve aðanýn karýsý,

patiþahýn kýzý üstüne

belden aþþa muhabetlerde gençler

horsasýný alma gayretiyle

gecenin leylisi ne farkeder

bir hayýflanma ve “ah”lý

“yaþ tahtaya yan bastýk”lý

kadere okkalý

bir sövüþ,

istikamet yakýnlardaki nohut tarlasý

kurumuþ nohut destesinden ütme

tuzlanýn kuru ve

samana batmýþ çýtýraklý çalýlarý üzerinde,

askerden en son dönenlerden tafsilatlar

gedikliye hýþýmlý

varsa yeni yeni gündeme giren

kýzlar, kýz istetmeler, havaslýklar

gonþu gayretinde kendine gelmeler,

ývgalar, dengini aramalar, bulmalar

“köyde gelinlik gýz galmayýp batý(r)”

analardan eviþ



köyün üst yandan gelen katýnçlar

alt yandan gelen sürüler

sýra azýðý gelen çobanlarýn ilk hedefi

belki küçük bir hediye

belki de defter ortasýndan koparýlmýþ

mektup ulaþtýrýlamamýþ

çobana tuz taþýnda yardým edenler

Kedi Omar depesinin þemþiye aðacýný

Dað Eriðini bilirler

Dað Eriði de onlarý

ne günler görmüþ

geçirmiþ



bu sözde erik aðacýna asýlýr tuz çýkýlarý

çobanlarýn azýklý, mataralý sýrt çantalarý,

çobana yardýma gelen katýnçlarýn gocuklarý

çoban köpeklerinden korkanlarýn týrmanma menzilleri

Tuzla Harmanyerinin,

Dað Eriði

ne büyük nimetmiþ



ne iki serçe yuva yapmýþ

ne saksaðan ikiden fazla kuyruk sallamýþ

hasbelkader bebe sallangacý[3]

o da hoyratça[4] sallanmamýþ

Günsüz Çeþmeden dolan

harmancýlarýn testi gölgesi

Gart Mustafalarýn, Goca Durmuþlarýn

Yakýplarýn, Feyzullahlarýn

Aladellerin gölgeliði,

sallangaç dalý

Kedi Omar Depesinin tek aðacý

Dað Eriði

onca ailenin,

birliðiymiþ





ne tanýr bilir baþkalarý

bu bodur, kendi halinde yabani erik aðacýný

ne umrundadýr çiçek açmadýðý,

saksaðandan baþka kuþ konmadýðý

harmandan harmana

birbirine girmiþ sap yýðýnlarý

komþu harmancýlarýn bebek salýncaklarý

Günsüz Çeþmeden dolmuþ kýrmýzý testiler

uzun belikli eltiler

hamarat görümceler..

iþ bitmiþ..



Koca Durmuþun; zira(a)t

siyah gözlüklü Dal Memedin; Aydýn

Yakýbýn; askerlik

Semercinin; Senget yarenliði,

Gafarýn ne dediði anlaþýlmazdý

Hidayetin; foteri

Gart Mustafanýn; namazlýðý,

kaçý bir araya gelirse gelsin

kim koðlaþýlýrsa koðlaþýlsýn

hepsinin tek þahidi

Kedi Omar Tepesinin tek aðacý

Dað Eriði

ne güzelmiþ



ne konan kuþlara sapan taþý

ne gölgesinden Günsüz suyu

ne beni çoban köpeklerinden korudu

ne harmancýlar bilirdi beni

ne de ben harmancýlarý

tuzlada tuzlanan sürülerin de katýncý olmadýk

salýncak kurulan dallarý kýrýk

cýlýz gövdesi yatýk..

Kedi Omar Depesinden yol geçmiþ

kimseler fark etmemiþ..

..

Tuzladaki þemþiye Dað Eriði

köklenmiþ













DÝPNOTLAR

[1] keyfelli : keyif ehli, keyfine göre hareket eden

[2] þirnimek / þýrnamak : birini rahatsýz etme konusunda hoþuna gitmeyecek þeylerde ýsrar,

[3] sallangaç : salýncak,

[4] Hoyrat: diðer etkenler göz önüne alýnmadan, akla geldiði gibi, estiði gibi



KÖY 1970

Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.