Uzak
yüzünün kývrýmýndan tanýdým seni
günün mavi oluþunu üzerindeki giysiden
ben arsýz bir sarmaþýðým kimsesizliðe büyüyen
ve sen þýmarýk sarýþýnsýn güneþim bildiðim
susturamadýðým çýðlýðýmsýn içimde
yalnýzlýðýmsýn dizginliyemediðim
neresindeyiz bizi çaðýran sesin
seviþirken sesimizde ki titreyen çýðlýk nerede?
söz gelimi; yaralý bir serçesin sen
yuvasýndan ayrý düþmüþ
ve ben tüm zamanlarý sen de elemiþ
hep yükseklere sevdalý bir boran…
eskiden tuzlayýp asarlardý
kurban derilerini evlerin duvarlarýna
þimdi evcilleþtirilmiþ acýlarý var evlerin
günahlarla örülü betonlar da…
yani bacasý tüten evlerin
uzaktan görülen o loþ ýþýklarý içinde
bir manzarayýz hep mutluluðu çaðýran…
ben, kalbimi bölen uzaklýðý düþünüyorum þimdi
sonra eridikçe küçülen ve kaybolan gölgemin sýcaklýðýný
bir þarký deðilse de ayrýlýklar
bir avuntudur hep umutla söylediðim uzaklar…
ve bir çocuk kadar yabancýyým þiirlerime
þimdi alýp baþýmýzý gitmek istediðimiz
uzaklar kadar uzaðýz kendimize
artýk biliyoruz ki, burasý
hiçbir þairin dizelerin de söz ettiði þehir deðil
nereye dönsem orasý yüzün.
meriç aydýn / iki bin on dört
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.