terefi namazýna koþulur çok geçmeden yaþlýlar en önde saf tutarlardý ya da yer verir birileri, kalkýp yerinden, müezzinin davetine icabet deben düþ kalkýp kimi arkaya getiririr þapkasýnýn kalaðýný kimi özenle iç cebindeki naylon keseden kýzýnýn týðla ördüðü ya da þehirdeki gelininin hediyesi baklava dilimli terliðini çýkarýr özenle baþýna bastýrýrdý..
kadýnlar ön tarafý namazlýklarla kapatýlmýþ mahfile çýkarlardý "-Allah-ü Ekber"le rükuya sonra da bin itina ile secdeye varýrlardý mahvildeki tahta gýcýrtýlarý kesilmeden daha hoca ayaða kalkardý selam verileceði, yatýlacaðý, kalkýlacaðý, imamýn sesinden anlaþýlýrdý
ikinci tahiyyata oturuþta "-esselam-ü aleyküm"le selam önce saða, sonra sola ilahiler, tekbirler; hep bir aðýzdan birileri kendilerini fena kaptýrýrlardý
"Allahümme salli, âlâ seydina Muhammedinin Nebiyyü üm-miyyüm ve ala alihi ve sahbihi ve sellim" birilerine üç defa yetmez, dördüncüye baþlardý
müzmin “mazin ” Kabýþýn Musa cemaat baþka okurdu, müezzin baþka cemaat kendini frenler, müezzini duyar aþka gelir müezzin, ilahiye baþlar varsýn bülbül sesi olmasýn ne gam Musa’da ular ilahileri tekbir ardýna kendi bildiðince sýralardý
“ol cennetin ýrmaklarý akar Allah diye-diye çýkmýþ Ýslam bülbülleri öter Allah diye-diye”
coþkuyla geçer kendinden müezzin, “-Allah! Allaaah, Rabbim Teal Allah” ve hacý birileri “azabýndan goru ya Rebbi” bir diðeri “töðbe estaðfirullaaahh” sonraki üç rekatta sürat aniden yavaþlardý hýzýný alamayanlar imamdan önce secdeye varýrlardý dedeme göre de “ne kendileri kýlarlar ne imama uyarlar”dý
sonraki tesbih ulaþtýrýlmasýna herkes gönüllü katýlýrdý “hacý-hoca dakýmý” cebinden çýkarýr üç devirliyi imame baþýndaki püskülü gülyaðý, “hacý misi” kokulu kýsmen arkalardaki “gayfa ehli” orta yaþlýlarda, sedef tesbihler tek devirli uydurulmuþ, eksik ya da imamesiz cami tesbihlerine bakmazlardý..
caminin illâ iki-üç devirli; imamesiz, eksik ya da farklý boncuklu tesbihlerinden nasibini alamayanlar, bir de Macar Apdýllasý sað elinin parmaklarýný çekerler iki tur, bir de üç parmak hesaplarý üç aþaðý - beþ yukarý tutardý
müezzin yol açar “süphan Allah, süphan Allah” cemaat güya sessiz, içinden “Subanallah, Subanallah, Subanallah” cemaat daha yarýya varmadan imam tesbihi aktarýr, müezzin diðerine geçer “Elhamdülillah, Elhamdülillah” sonra yine cemaat bitirmeden çok þükür, bitirdik, bu son dercesine daha yüksek tondan bir “-Allah-u Ekber!” daha cevval coþkulu herkes “Allahu Ekber, Allahu Ekber Allahu Ekber” tesbih de böylece tamamlanýrdý..
Kabýþýn Musa; önce yukarýda tutar sol elini, sonra ikisi yere paralel ve sað eli yukarda çeker tesbihini.. her biri bir; bin yýla takabül edermiþ ahrette okarý dýrmanacan düz yolda yörücen yokuþ aþþa seðidecen..
camiden daðýlýrken, çocuklarda bir an önce çýkma acelesi kapýdan çýkýp büyükleri bekle yaþý yerini bulmuþ ihtiyarlarda en geriye kalma mücadelesi, “daha çok sevap yazýlýr”mýþ nedense bencillik deðil mi… en baþta imam en geriye kalýr hani kendi cemaatinden, sevap çalýnýrdý