I.
seni sonbahar rüzgarlarýnýn ayazýnda
özlüyorum
bir göçmen kuþun kanadýna
takýlýyorum
sana geliyorum, senden habersiz
güneye
sýcaða
sýcaklýðýna uçuyorum
yoksun ama
ben yokluðunda biriktiriyorum
hasretlerimi
sonsuz ufuklarý devþirip
binbir renge bürünen
-bir yaðmurun ardýna gizlenmiþ-
gökkuþaklarýný biriktiriyorum senin için
yok sayýyorum geçmiþin ufkunu
ve yepyeni bir renk seçiyorum senin için:
Karbeyaz
ak kanatlý bir güvercini azad ediyorum
özgürlüðe süzüle süzüle
kanat açýyorum
yeni ufuklara uçarken
gökyüzünü
senin rengine boyuyorum
yepyeni ufuklar devþiriyorum kanat kanat
sana uçmak bile inan ayrý bir sanat
“gökkuþaklarýnýn ardýna gizlenmiþ
bir güvercinin renkleri keþfetme sanatý”
gökkuþaðýný yeniden boyayýp
özgürlüðe süzülen güvercin kanadý
sevmenin adý
renklerin tadý
bir yaðmurun ardýna gizlenen gökkuþaðý
II.
gözlerinde meneviþler
renklerin büyülü raksý
en güzel çiçekleri baðrýna basan saksý:
Gözlerin
Çiçek çiçek gülümsemenin
gamzelerine vuran þavký
rengarenk bir bahar
benim gönlümü alev alev yakan har:
Gözlerinde neþ’e
O neþ’e de sonbahar
sonbahar mevsimini öðüten deðirmen:
Zaman
nice sevdalarýn yitip gittiði bu mevsim
bizim sevdamýzý büyütüyor kýrýk dal uçlarýnda