Ne zaman ki çýktým nihâî yola;
Mâzi, gözlerimden akýp gidiyor .
Doðrunun deðeri dönmüþ kalp pula,
Yanlýþ; benliðimi yakýp gidiyor.
Deðer ne, yargý ne? Kopup, daðýlmýþ,
Kýymet, kaliteye revâ deðilmiþ,
Boyun hakka deðil, hýrsa eðilmiþ,
Dünya, prangasýný takýp gidiyor.
Geçmiyor elemsiz ne gün, ne hafta,
Eski dostlar þimdi hep ayrý safta ,
Nefis; Rab edilmiþ, burunlar; Kaf’ta,
Þeytan bile þaþkýn, bakýp gidiyor.
Haklýnýn, haksýzýn kalmamýþ farký,
Güçlü; her bir yöne döndürür çarký,
Kendi kalemini kýrmýþ da yargý;
Ýnfazýna selâm çakýp gidiyor.
Hiçbir sevda yok ki bedeli âhsýz,
Virane gönüller sultansýz, þahsýz,
Nikâh kýyan kalem kendi nikâhsýz !
Bir aðýr bedele çöküp gidiyor.
Sonu geldiðinde bu ince yolun:
Bir büyük vuslat var; Rab ile kulun
Kime faydasý var þöhretin, malýn?
Her fâni kefenle çekip gidiyor...