Son baharýn ardýndan, keder sýzar yürekten
Çekilmez çile olur hayat denen bu koþu.
Neþe göçer yurdundan, gözler yýlar tümsekten
Gönüller ye’se düþer görünce sarp yokuþu.
Hüzün dem kaynatýnca ah çekmek kusur deðil
Doðarken herkes bilir! Akýbetler sýr deðil
Bu handa konaklamak üç gündür, asýr deðil
Son gününde seçersin; ya baharý ya kýþý.
Tutmak istesen dâhi sýkýca bir ucundan
Uçar gider arzular, hayaller avucundan
Göçe izin umarak duanýn sonucundan
Bekler fersiz gözlerin ecel denen o kuþu.
Þan, þöhretin yollarý çýksa dahi zirveye
Kundak kefen arasý benzer Safâ - Merve’ye
Çalar birgün kapýný, sorar melek; nereye?
Mezar yeri çukurdur; zor duyarsýn alkýþý.
Anlarsýn ki gül sanýp derdiklerin dikenmiþ
Görürsün ki yol yokuþ; düzün bitmis, tükenmiþ
Dersin ki; "madem dünya geçici bir meskenmiþ
Býrakýn da gideyim; gösterin þu çýkýþý! "
Takvimler gün saysa da, yorulmadan, ömürden
Kurtarmak gerek kalbi, kederden, teessürden
Karanlýk çöktüðünde yol geçer tefekkürden
Tevekkül ne bilene, her dert Rahmet yaðýþý!..
Mecit Aktürk
Berlin, 13.12.2013