bir avuç arpa topladýk
hasat sonrasý topraktan
geceydi
toz bulutlarýnýn giydirdiði
yetimler kadar iklimsizdik
aðladýk
ve aradýk
kutsal kadýnlý yolu
üþüdük
düþündük
- niye göðün yüzü dillerde hep
yok mudur eli kolu ayaðý-
söylendi o an
bedenini terk etmiþ ses
arama kalýn soluklu adamlarý
daðýlýrsa kutsal ateþ
yenir mi kudret aþý
arada tanýdýk mahallelerden geçmek istiyor insan
sert býyýklý karýncalara rastlamak
acý sarkan dut aðaçlarýndan nasiplenmek
paraþütüm olsa düþünürdüm belki
sahip olduðum en iyi þey nedir
belki küçülünce öperdim yeniden o mübarek elleri
ya da insan görmemiþ gökyüzü hayal ederdim
dili tutulunca insan
vasiyet býrakmak istiyor iþte
belki de hissetmek için dilini
dilimlenmiþ limon yemek
insan olmak
büyücü ve kahin kitaplarýnda
sahte mucizeler yaratmak
ya da meze olmak hayata
birileri kýzacak
birileri küfürler savuracak
ya olacak
ya n’olacak
Belgin ERTÜRK