eylül çocuðuyum ben yaðmurlarýn alýp götürdüðü
ve kimsenin görmediði izbelere býraktýðý çocuk
tek renkli abaküstü yüzümdeki sokak lekesi
büyümeye hiç zamaným olmadý kundaksýz sabahlarda
yaðmur yaðýyordu muhtemelen doðduðumda
göbek baðýmdan baþladým yýrtýlmaya ve kaybolmaya
beyaz gözlerim vardý aðlatanlar kirletti
avuçlarýma býraktýklarý dünya kadar büyük bir sessizlikti
çýplaktým içimde þiirden baþka bir þey yoktu
telaþým düþtü önce çocukluðumdan
yasadýþý kelimeler taþýdým ýssýz rüyalarýma uykusuzdum
suikastlar düzenlediler yüreðime ben yardým ettim
tenime örttüm tüm þiirleri uyudum
suç üstü ele vereceðim bu gece kendimi
okþadýkça yaralarýmý zamansýz esen rüzgâr
ayrýlýðýn kabuklarý ellerime döküldü
bir çocuk býçaklanýr gibi düþtü aðzýmdaki harfler
karanlýk odalara sakladým en sonunda yüzümü
ömrüm düþtü
düþtü ömrüm
ömrüm düþerken
tuttum saçlarýmdan
hiç bir uyku gözlerimden silemiyor unuttuðum O yüzü
derin bir özlem ve tuz birikti çukurlarýna gecenin
kartpostal þehirlerine yatýrdým düþlerimi
avaz avaz bir þarký söylüyor þimdi sonbahar gelini eylül
bugün günlerden yirmiyedi
"saçlarýna yýldýz düþmüþ koparma anne aðlama"
..
giyin kuþan
hüznünü ve þiirleri
beni býrak içerinde anne
..
bir mektup yolluyorum þimdi çocukluðuma
önce annem okumuyor
sonra sen...