Şeytanın elçisi
Çan sesiydim, ezan sesine karýþan.
Ölümdüm! Her an hayata doðan.
Çýðlýk, kahkaha, nefret, sevinç harmaný olan.
Müziktim, piyano tuþlarýna dokunan.
Arptým, kanun, ney, gitar, aþk’a çalýnan.
Ve ayrýlýktým, nice gemiyi ateþe verip, limandan kaçan!
Hatta, minik bir kaðýda karalanmýþ,
Deðersiz bir kaç kelimeydim hep! Kýsacasý romandým
Hikaye, öykü yazarlarýna malzeme olan...
Ben, kim miyim?
Bir erkeðin kaburgasýndan
Allah’ýn "ol" demesiyle yaratýlan
Yasak meyve yenerek, cennetten kovulan
Binlerce yýl,
Sanki tek suçlusu benmiþim gibi
Erkek tarafýndan kimliði, ruhu çalýnan
Türlü türlü iþkencelere
Onur kýrýcý sözlere maruz kalan
Ve hatta, þeytanlýkla suçlanan! Cadýdýr bu denilip, defalarca yakýlan
Daha, yeni yeni saygý duyulan
Yapýlanlarýn utançlarýyla yüzleþen toplumun, kadýný
Rezilliðin, namussuzluðun si mgesi, onlara göre þeytanýn elçisi, Havva’yým ben...
05.08.2013
Adnan Bilgiç
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.