Sen bir aynanýn arkasýna sýkýþtýrýlmýþ gazete kaðýdý
çay bardaklarýnda kalmýþ dudaklarýn izi
düþünüyoruz seni,
eski mektepli daktilolar
alýþkanlýktan kaðýt kalem
arasý toz dolu klavyeler
yazýyoruz gençliðini
sana aþýðýz hepimiz
her aþk çalýntýdýr baþkasýndan
biraz da edepsiz, biliyoruz
kirli alýn bilmez yumuþak karnýyla
zevzek gülüþlere misafir
baþtan çýkarýcý evsahibidir
yürekten mi yürekten bayram neþesi
küçük yaralara benzer
acemice seviþler
seni var ediyoruz yüreðimizde
hayalin kalplerimizde bombalý saldýrý
kabuk tutmana imkan tanýmayan da biz
hep kanamalý, büyük yaradan önce sýzýsý
aðladýðýný kimse duymasýn diye
edebiyat,
resim,
müzik, bilumum sanatla karýþýk
ortaya atýyoruz kendi adýmýzý
ya sen küçük,
küçücük bir kadýn
küçücük bir adam
seri halde inceliklerimizin üstüne
rengarenk katlar çýkamananýn vehmi
dokunmuyor
söylemiyoruz
intihara çaðýrýyorsun bizi
mahzun halinle yaralý
dudaklarýný kýpýrdatýrken
harcýmýzý döküyoruz,
iyilikçe küçük
kötülükçe büyük
iki kalp taþýyoruz küçük
biri kanýyor
biri inanýyor
þimdi seni ikisiyle sevdiðimizi söylemeli
biliyorum inanmayacaksýn
ama güzel günler için denemeli