.....ve Tanrý insana yol verdi, beyazý anlatsýn diye
Oysa insan kendi zaafýna yenik düþtü,
tüm renkleri beyaz sandý
ki Ona göre bundan böyle her kar tanesi
eriyebilecek ihtiþama sahipti..
Kadife çiçeklerini çok severdin,
hiçbir çiçeðin birbirinden üstün olduðunu düþünmezdin
Çünkü sen,
çiçekleri anlamlandýran tek varlýðýn
insan olduðuna inanýrdýn.
Duyuyor musun Baba..
sonunda
taþlar da öðrendi aðlamayý..
Kavga özerkliðini yitiriyorsa,
yükselir sesler
ve usulca kapanýr kepenkler, demiþtin
Görüyor musun..
Ayýþýðýnýn kýrýlarak yansýmasý,
avuçlarýmýza toplayýp
kana kana içtiðimiz su tadýnda,
çoðalýyor gitgide
ve çocuklar, Baba
Çocuklar yine erken büyüyor,
erken göçüyor..
Þehrin surlarý,
bir annenin göðsünde yanýyor gece-gündüz
Sokaklar zalimin hýþmýyla uyandýrýlýrken
bir babanýn öksüzlüðü doðuyor yeni güne..
Velhasýl
"yaprak döker bir yanýmýz, bir yanýmýz bahar bahçe"
tutunurken acýlarýmýza,
Haziran hiç bu kadar kararlý olmamýþtý
isyan sözcüðünde..
Þimdi
de ki Tanrýya,
gidenlerin türküsüdür
topraðýna eðilip,
kýsa çöplerimizle uzun boþluklar çizdiðimiz
ve gökyüzünden Mahir gölgeler indirdiðimiz..
Mine GüLtepe
10.07.2013