O’nu yaþamak için
geceleri biraz üþümek lazým
sayfalardan bir demir parmaklýk
sürgün þiirleriyle düþünmek lazým
aþýk olduðu kadýnlarý nasýl yücelttiðini
kendini
bayat bir ekmekte nasýl ufaladýðýný
görmek lazým
açlýðýný ve tokluðunu
siyah beyaz çocuklarla nasýl emzirdiðini
ki rüzgâr sýrtýnda hoyrat
dili göðsünde madalyayken
kemiðini kemiren politikalara
Cumhuriyeti iliðine kadar sömüren yavþaklara
þiirle nasýl ve neden diklendiðini anlamak lazým
O’nu tanýmak için
iþkence görmek, sýrtýndan hançerlenmek
yaþamýnýn yarýsýný hapishanelerde geçirmek yetmez
tüm bunlara raðmen o beyefendiliðini iyi süzebilmek lazým
onun için isyan etmek yetmez
susmanýn
kuru bir yaprak gibi savrulmanýn da
isyan olduðunu bilmek lazým
bu yüzden þair dediðin biat etmez, etmemeli
þair dediðin gücünü faniliðinden alýr
sermayeye, sisteme, politikaya muhaliftir
baþýný eðip düðme iliklemez
o böyleydi
peki sen nasýlsýn?
geceleri üþüyor musun?
geriye döndün deðil mi þu an,
iþte bu yüzden sana tebessüm ediyorum
bu sessizliðimle sana acýdýðýmý var say.
Nazým Hikmet’e sevgi ve saygýlarýmla…
.