"Uðrunda ölürüm; gam girdabýna
Dalarým" demiþti; yâr...diye sevdim.
"Yeter ki umut ver; çile kabýna
Dolarým" demiþti; yâr diye sevdim.
Zemhere, zifire, geceye inat
Tozpembe sanmýþtým yer, gök, kâinat.
"Öl!" desem ölüme hazýrdý güya
Razýydý girmeye ateþten suya
"Sensiz bu bedeni dipsiz kuyuya
Salarým" demiþti; yâr...diye sevdim.
Kaydý var kalbimde her bir ahtýnýn
Ecesi ben idim gönül tahtýnýn.
Ne zaman dokunsa tenime teni
Alýp götürürdü bendeki beni.
"Ýncimsin, feleðin elinden seni
Çalarým" demiþti; yâr...diye sevdim.
Bir baþka kokardý bahçemde çiçek
Sanýrdým ki ömrüm böyle geçecek.
Gâh Ferhat olurdu, kâh Mecnûn, deli
Aðlardý, dinmezdi gözünün seli
"Ölümdür" deseler aþkýn bedeli
"Gülerim" demiþti; yâr...diye sevdim.
Mehtaplý geceler sustuðu vakit
Verdiði sözlere gözleri þahit.
Kader maharetle kursa da aðý
Sarsýlmaz gönlümün muhkem otaðý.
Öyle ki, "Del!" desen, koskoca daðý
"Delerim" demiþti; yâr...diye sevdim.
Bakýþým kalbine iþleyen oktu
Kurduðum hayalde hazin son yoktu.
Ar etti aþkýmdan, gizlendi ayýp
Bir bendim kalbinde, gerisi kayýp
"Ayrýk otu bitse, erdemden sayýp
Yolarým" demiþti; yâr...diye sevdim.
Meðer tiyatroymuþ; kapandý perde
Aþk paramparçaydý; parçalar yerde.
Kimse göstermedi güz ile kýþý
Demedi "Ýnanma, bu gönül iþi!"
"Üzülsen, aðlasan gözünden yaþý,
"Silerim" demiþti; yâr...diye sevdim.
Kapýyý yüzüme çarparak gitti
Ölümsüz denen aþk, hüsranla bitti.
Mecit Aktürk