Ester'i öpme vakti
saat onotuziki
oturup yazmanýn daðýlan vakti
yeterince karanlýk, yeterince sigara
yaþýyor olmanýn uzayan vakti
aydýnlýk, az aydýnlýk, yok aydýnlýk, hiç aydýnlýk…
öylece bakmanýn azalan vakti
tek kiþilik bir oda, odanýn kendi iç saati
iþte o saat hep onotuziki
duvarda bir taþ ustasýnýn bin yýllýk ayak izleri
camda otobüs sesleri
ýþýk ýþýk kýrmýzý otobüsler
iki katlý kýrmýzý otobüsler
ve kýrmýzý otobüslerden çözülen diðer renkleri bir kentin
üst katýnda ayakta durmak yasak
“Please move down inside the bus!”
demek ki yer Kuzey Londra
saat durmadan onotuziki
demek ki yer dünyadan koparýlmýþ bir oda
Esterdi o, okurdu yazdýklarýmý
sonra içerdi kadehinde ne varsa
ben içmem, hem okumam da
bilirim yalnýz, kulaðýmda ince bir ses
karýþýrým hayatýn günlük uðraþlarýna
saat onotuziki, yer Kuzey Londra
yer dünyadan koparýlmýþ bir boþluk, tek kiþilik bir oda
akýp giden mekaný kurcalarým, parmaklarým uzar Ester’e doðru
uzaklýk kendi anlamýný bulur böylece
kýtalara ayrýlýr bir dünya
“Mind the gap please!”
biraz bir vakit artar bir günden… anlarým… oynayan çocuklardan…
kumral bir sabah, esmer bir ikindi, ya da sarýþýn bir öðleden sonra
saat siyahi bir onotuziki
tek kiþilik bir odanýn daðýlan, uzayan, azalan içi
saat kýrmýzý bir onotuziki
Ester’i öpme vakti
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.