Bir bir ayýkladým insanlarý çevremden
Varlýðýn her þeye bedeldi gözümde
Neyim varsa, kimim varsa kýrdým canlarýný
Ýþte bu kadar tapardým sana
Ki kör olmuþtu görüþlerim
Hem gözlerim hem aklým
Sana odaklýydý yalnýzca…
Bir köle gibi itaat büyüktü varlýðýna
Ne aþkmýþ yýllarca süregelen
Görüþmeye gerek görmediklerime
Þu an nasýl muhtaç oldum bir bilsen…
Ki ben böylesine yüceltmiþken seni
‘’Terket bu þehri’’ dedin sonra
Bir daha görmek istemediðin an beni…
Ve bir gece…
Oturup düþündüm uzun uzun kendimce
Ve kalktým aldým valizimi
Elime geçen ne varsa koydum içine
Bakmadan, gerekli olan, olmayan…
Gitmeliydim…
Yýllardýr aþk diye kalakaldýðým adam
Ne büyük zararýmmýþ
O an anladým…
Seninle paylaþtýðým o koca hayatý
Yalnýzca iki valize sýðdýrdým
Dokunamadým…
Hiçbir iyi-kötü anýya
Ve koyamadým aklýmda-içimdekileri
Ne bir valize
Ne bir rafa…
Kýrýp dökülmüþ birkaç eþya ile
Benden sonra ‘Perili Ev’ koymuþ adýný
Kýrgýn ayrýlýklarla dolu evimize
Mahalle çocuklarý…