bir þiir yazmak istedim sana... hani bana bakan, o çocuk gözlerin var ya... belki onlarda bulduðum huzura, belki seven ama, korkularýný gülüþlerin içinde gizleyen iki dudak arasýna kadar inen yine de kendini, yine kendi duvarlarýna hapseden iþte....belki bu yüzden bir þiir yazmak istedim sana...!
biliyor musun... tam da orada buldum seni....! o duvarlarýn dibinde. tanýmadýðým gözlerinde, o kadar çok tanýdýk his buldum ki... bilinmez bir yolculuk gibiydin; her defasýnda yüreðini biraz daha ezberlediðim. sanki koca bir Deniz/din; derinine indikçe, mavisini biraz daha hissettiðim. ve hiç çýkmak istemediðim....!
bir þiir yazmak istedim sana... bir yüzüm olsun istedim; belki de unutmayacaðýn. ara sýra da olsa, geçmiþe uzanan yüreðinde, benden bir aný olsun istedim belki
okurken, kokumu bulmalýydýn satýr aralarýnda. gözlerine iliþmeliydi þaçlarýma dokunan ellerin. konuþmalarýmýzý duymalýydýn her noktasýnda. nasýl sýmsýký sarýldýðýmý hissetmeliydin, hasret kokan her mýsranýn sonunda. sonra, ismim dokunmalýydý usulca dudaklarýna.
ve...bir gün gelip, diyeceksin ki: bir kadýn vardý; geçmiþin karanlýðýnda kalan gözlerime hep ilk günkü gibi aþkla bakan, yanýnda beni ben gibi yaþatan bilemem... belki aklýnýn kapýlarýna ara sýra geleceðim belki unutacaksýn... bilemem...
ama sen bil ki.... ciðerlerime dolan her nefeste, biraz da sen dolacaksýn. gecelere kapanan gözlerimde hala izlerin olacak. tenime sinmiþ kokunu koklayacaðým ara sýra. köþeme çekilip, bu þiiri okuyacaðým gizli gizli gözyaþlarým akacak yüreðime; biraz hüzün biraz tebessümle ve sonra penceremi açýp diyeceðim ki baðýra baðýra: