Gün güneþe gebe ise, vedâ eder ay geceye
Mehtap toplar yýldýzlarý, göðe hüzün eker gider.
Kalbe dolan her ne ise, o yansýr lisan lehçeye
Kimi meyyus eder ruhu, kimisi hû çeker gider
Elifbayý bilen için bir kitaptýr þu kâinat
Ki; her bir cüz, bir þaheser; sanat içinde çok sanat
Ahmak, kaçar imtihandan; "okumam" der, eder inat
Kabirden ses gelir, fakat, aksi yöne bakar gider
Tefekkürü bilen kiþi, her çileden bir haz alýr
Ýlim, irfan kazanýndan cahil olanlar az alýr
Arsýz, "felekten gün çalar", ne ibret ne ikaz alýr
Geçer ömrü hezeyanla; ziyan ile çýkar gider.
Gafil kendinden emindir; haz bulur her saatýnda
Can sayacý pir-ü paktýr, makbul kuldur Hakk katýnda (!)...
Hatalarý hayli çoktur, tövbe yoktur lügatýnda
Þerle bezer niyetini; ahretini yakar gider.
Erbab-ý hâl kelamýný düþünerek, tartar söyler
Bir kulda bir günah görse, bir yanýný örter söyler
Hodbin hata arar, bulur; îmâ ile, dürter söyler
Sarsar gönül kalesini; surlarýný yýkar gider.
Sinesinde aþk olanýn tebessümü yüzündedir
Dili Yunus, Mevlanâ der; Resûl’ünün izindedir
Densiz bundan bîzâr olur, sitemleri sözündedir
Ecel bozar otaðýný; dudaðýný büker gider.
Mecit AKTÜRK