Zü
SİMAV
Bir sanat abidesi tuvalinden taþarken
Sarý, yeþil yan yana dallar gördüm Simav’da
Gecikmiþ bir vuslatýn sevincini yaþarken
Yüreðimde iç çeken haller gördüm Simav’da
Rabbim, binbir nimeti sunarken cümlemize
Bilmem ki ne demeli göremeyen acize
Fýþkýrýr yeryüzüne damar damar mucize
Gizli þifa daðýtan eller gördüm Simav’da
Hakk’ýn rýzasý için yarýþýyor cümle can
Gülerken gamlý yüzler, uðurlanýyor hicran
Bu fani yolculukta sevabýna bin katan
Ne ismi var, ne cismi kullar gördüm Simav’da
Kendini bilen için, geçit olur serdiði
Hangi hesaba gelir veren elin derdiði
Bir karýnca yuvasý sanki gözün gördüðü
Adýna insan denen seller gördüm Simav’da
Efeler þiir gibi salýnarak dönerken
Sevdim gözyaþlarýmý yanaðýmdan inerken
Tek dileðim Allah’tan bela vermesin derken
Ayný duaya dönen diller gördüm Simav’da
S/ana elveda demek zor olsa da sonunda
Ý/çimde bir sýzý var sanki hasret tonunda
M/elekler insin yere kar tanesi donunda
A/rasýn bulsun seni, kaplasýn üzerini
V/allahi ve billahi görmedim benzerini.
Zübeyde GÖKBULUT
2010/ Kýrþehir
( Simav’da katýldýðým bir etkinlikten sonra kaleme aldýðým þiir. Gidenler hiç de abartmadýðýmý anlar)
Sosyal Medyada Paylaşın:
Zübeyde Gökbulut Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.