zararsýzdýk
kuþa aðaca selam verirdik
böyle olacaðýný
anlatsalar gülerdik
o günden sonra gülemedik
yolumuzu kesti
kaný bozuk þerefsizler
ellerinde silahlarla
sebepsizce, bir deðil
en az bin defa
sýktýlar acýmasýzca
karanlýklar mahallesi
yüz yirmi sokaðýn tam baþýnda
baþýndan vuruldu Ahmedim,
piçlerin kör kurþunuyla
kaný hýzlý hýzlý sýzdý kalbime,
çýldýrdým her damlada
kýzýl, kan kokan gecede
olayý gariban polisler
çileli kaldýrýmlar, çöpçüler gördü
saðýr bir teyze duydu
biz görmedik duymadýk dediler
kimseler yoktu herkes kaçýyordu
ben kaçmadým aðlamadým
titresem de isyan etmedim
elim yüzüm
her yaným kan, bir baþýma
Nuh aleyhisselâm’ýn ettiði duayý unutup
hekime giden ders yolunda
benim ömrümü de al
Ahmet’e ver diye
nefes nefese yalvardým Allah’a…