Kralların Mezarı
Kalbim kör bir þahin gibidir
Yumruðumda
Suskun kuþ kavramýþ parmaklarýmý
Bir fener þiþmiþ þarapla ve kanla,
Aþaðý iniyorum
Krallarýn mezarýna doðru
Hayrete düþmüþ
Henüz doðmuþ.
Ariadne’nin hangi imi yol gösteriyor bana
Saðýr labirentler boyunca?
Ayaklarýn yankýsý yutuluyor birer birer.
(Hangi rüyadaydý
bileklerinden baðlanmýþ bu çocuk
afsunlu bir köle gibi?)
Rüyanýn yazarý
Sýkýyor ipi
Ve çýplak ayaklar geliyor
Birbirinin ardýnca
Ýlk damlasý gibi yaðmurun
Kuyularýn dibinde.
Koku çoktandýr dönüyor kabarmýþ fýrtýnalar içinde
Çamurlar kapý eþiklerinde
Odalarda, gizli ve yuvarlak,
Serilmiþ yataklarýn kaskatý dikildiði yerlerde.
Kuklalarýn duraðan arzusu itiyor beni
Þaþkýn seyrediyorum
Siyah kemikleri
Parlayan mavi taþ kaplamalarý
Birkaç trajedi sergileniyor, sabýrla yontulmuþ
Krallarýn göðsüne,
Sanki mücevher gibi
Ve bize sunulmuþlar
Göz yaþý ve piþmanlýk beklemeden.
Tek baþýna bir kavga:
Tüten buhur, kabuklu kuru pirinç.
Ve benim ürperen etim:
Tören ve uysal kurban.
Olmayan yüzümde altýn maske
Mor çiçekler, týpký göz bebeklerim gibi,
Aþkýn gölgesi çiziyor beni küçük kesin çizgilerin içine
Ve kuþum nefes alýyor
Ve hýçkýrýyor tuhaf bir þekilde
Uzun bir ürperiþ
Sanki rüzgâr koþuyor bir aðaçtan bir aðaca
Çeviriyor yedi büyük abanoz firavunu
Vakur ve þatafatlý lahitlerin içinde.
O sadece dibi ölümün, ki kurtulanlar,
Taklit ederek son azabý
Arayarak sükuneti
Ve ebediliklerini
Bileziklerin çýngýrdayan ýþýðýnda
Maðrur yüzük oyunlarý baþka yerlerin
Kurbanlýk etin çevresinde.
Uyuyorlar ve içiyorlar,
Ýçimdeki þeytanýn kardeþçe kökeni için açgözlülükle;
Yedi defa öðrendim kemiklerin kepazeliðini
Ve söküp atmak için kalbe uzanan kurumuþ eli.
Morarmýþ ve týka basa dolmuþ korkunç bir rüyada
Sýmsýký kapandý dudaklarým
Dýþýmdaki ölü katledildi,
Niye dolaþýyor þafaðýn yansýsý burada?
Niçin titriyor bu kuþ
Ve uzatýyor pençelerini
Sabahýn göz çukurlarýna?
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.