Günün Simyası
Býrak hiçbir kýz hizmet etmesin sana vahþi yaralarýný
bastýrdýðýn bu günde, kanlý hayvan, karaçamýn eðilmiþ dallarýna.
Çevrendeki kýzlara söyleme ateþin köreldiðini, uyarma kýzlarý
menekþe kalplerle.
Onlarýn yedisi de görecek mavi acýlarý taþýyan odaný
saçlarýnda yükselen sessiz amforada.
Kayýp gidecekler kendi gölgelerinin eflatun çizgilerinde
sualtý yalýmlarý gibi sessiz bir ayinin ihtiþamý içinde
senin duvarlarýnýn dört rüzgârý boyunca.
Usulca dürülmüþ kutsal acýlarýn saklandýðý antik kilimleri
yeþil çimenlere benzeyen ayaklarýyla, güneþin dalgalandýrdýðý
yumuþak çayýrý, sessizliði ve çýðlýðýn katý boþluðundaki sýk otlarý
biçsinler diye ne kýzlarý uyar,
Ne de bir yeraltý aþkýnýn gizlenmiþ güçlü titreþimini, denizin
akýl almaz arzusuna benzeyen þarkýsý süzülmeye baþlarken suda.
Uyarýlmýþ birinci kýz birer birer toplayacak kýz kardeþlerini
ve senin açýk damarlarýnýn yapraklarýnda, aþkýn demir atmýþ
yaralarýný usulca anlatacak onlara.
Seçilmiþ kýz kardeþlerin en karanlýðý getirecek sana, acý kalplerin
üstünde henüz tomurcuklanan balsamý, kutsallýðý bozulmuþ eski
mahzenleri, gece yarýsý teþhislerinin ve eczanýn çiçek yataklarýný,
Hassas kazýlarla ve sabýrla gün ýþýðýna çýkarýlmýþ sevgili bir taþ gibi
en yavaþlarý, yakýcý gözyaþlarýyla kendine yeni bir yüz yaptýðý sürece.
O burada, tuzun seçkin kýzý, bereketli hasadýnýn muhteþem sepetlerine
koymak için seni. Yolda tartýyor parmak uçlarýyla senin batýk
bir bahçeden toplanmýþ çiy tanelerine benzeyen göz yaþlarýný.
Bak, adý Veronica olanlarýn biri katlýyor geniþ çam yapraklarýný
ve peçesine suyun parlak aynasý gibi serilmiþ ýstýrap dolu
bir yüzün düþlerini. *
Her yanýna pirinç madeninden çiviler batýrýlmýþ, ateþler içinde
yanan kýz acele ediyor þimdi bu gece, en tepesine yükselmiþ,
büküyor onun olgun yapraklarýný, siyah ayçiçekleri gibi.
Neredeyse bastýracak ellerini sýkýca senin gözlerinin üstüne
týpký mükemmel düþlerin yüzyýllarýnýn, ölümün, sert bir incinin
beyaz kanýnýn tefekküre daldýðý yerdeki canlý bir istiridye gibi
Ah, rüzgârda ürperen sen, dört mevsimin bayrak direklerine
çekilmiþ yüzünün güzelliði,
Sen, kumlarla ufalanmýþ, saçýlmýþ saf yaðlarla, akýþkan renkli
ve güçlü sularýn tanýmsýz mucizelerinde üryan,
Karýþýk balçýðýn yüzüne bürünmüþ kireçtaþý merhametlerden
gelen sessizliðin farkýna var.
Maviye karþý hazýr tut yeþili, ve, gücün sahipliðini, korkma
aþýboyasýndan ve erguvaniden, býrak baðlý kalsýn dünyaya
kopyasý dünyanýn, yayýna baðlanmýþ bir ok gibi,
Kendi garip simyasýna baðlý, uyarýlmýþ lütuf gibi çýlgýn trafikte,
Güneþteki saf vahþi þeyler, adýný koysun yüzleþtiði her þeyin
rahatsýz edilmiþ ve parçalanmýþ büyük ölünün haþmetiyle.
Kýrýk mavi camlarýn duvarlarý daðýlýyor denizdeki halkalar gibi,
Ve kalbin tam ortasý tasarýmlýyor kendi narin çitini.
Bir anlýk zaman için çaðýrýlmýþ, gün yükseliyor sözcüklerde,
saplarýnýn üzerinde patlayan dev gelincikler gibi.
*Efsanevi Veronica’nýn, Calvary’ye benzer þekilde, Ýsa’nýn kanayan yüzünü sildiði;
ve bu mendil ya da peçede daha sonra Ýsa’nýn yüzünün göründüðü söylenmiþtir.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.