Yitik bir zamanýn kýyýsýna çekilirdi gemiler
Kayalara otururdu beyaz kanatlý martýlar suskunluðunda
Göz kýrparken çakar kýrýlýrdý dalgakýranlar
Yalardý dalgalar kumlarý çekerken kendine çýðlýðýnda
Þehrin sesleri gömülürken uykularýna sis çökerdi garlara
Ýki çelik býçak parçasý arasýna sýkýþýrdým
Dilim kesilirdi nefesim lal kalýrdý ortalýkta
Biçilmiþ bir hayatýn kenarýnda biçimsiz gölgeler sokulurdu yanýma
Yýrtýlýrdý ruh ayrýlýrken beden biçare bir kara bilet
Yolculuk saatini gösteriyordu yelkovan
Bavullar boþ sandýklar dolu vagonlarýnda
Gýcýrtýlý raylara dizili þiir ezilirdi makaslarýnda
Ayrýlýk sancýlarýný baþlatýrdý, yol ayrýmlarýnda
Yanýmdan geçerken hatýran çarpardý rüzgarýna dokunamazdým
Koklayýp sakladýðým resimler çatýlarýma makas olurdu
Karlar konarken kiriþlerim oynardý yerinden
Aklýma geldiðinde çökerdi baþýmdaki makaslarým
Masamda sarý sayfalý aðýr bir roman
Çelik makaslarla kesilir ayrýlýrken parçalar
Biz oluruz tükenirken tütsülerde yangýn baþalatýrýz sabahlarda
Koca bir kent t u t u þ u r eller uzaklaþýrken kül oluruz
Geriye bizi kesen, bölüþtüðümüz bölünmüþlüðümüz
Geriye bizi ayýran, ayrýlýklarýndaki uzak þehirlere sürgünlüðümüz
Geriye bizi ayakta tutan hatýralý çatýlarýmýzý dik tutan düþümüz
Ah makaslar... ah makaslar...
Paslanmayan kanayan yanlarým, sonunu kestiremediðim
Bilmediðim ömrümün haber ulaklarý,geride kalsada ufuklarým
Boynu bükük eski resimlere uzak kalýr hep makaslarým
Gebe kalmýþ yanlýzlýðým göbek baðýnda
Mechul bir kesilmeyi bekler þafak vakitlerinde..
Ve ben makaslarda uzar giderim....