Mısraları kanayan şiirlerle
terli geçmişin sokaklarında
kendıme yeni bir tanım aramaktayım
özgürlüğümden yapraklar dökülmüş
tutsak büyüdüğüm hayat senaryosunun kucağına
kaç takvim kendini yenilemiş
sayısını tutmak istesemde
matematiksel provalar
duvar örmüşler beynimin hesap makinesi bölümüne
kaç yıllık asırlar
çınar ağacı büyütmüş nasırlı yüreğimde
annemin balına sinek konalı kaç ahir zaman çağ atlamış
sevdiğim kızın adının baş harflerinden yazdığım şiirim
hangi resimlerimin rutubetinden silinmiş
hem kim ağlamış gülen resimlerimin albümünde
Güneşi pencerede ağırlayan bir çocuk odam olmasada
annem ve kardeşlerimle paylaştığımız bir odamız vardı
üstelik güneşimiz pencerede değil odanın içindeydi
Annem
yüzünde bütün çocuklarının kader çizgisini taşıyan
ayaklarının altında ki toprak olunası kadın
Ve babama bizleri armağan eden kadın
en çok ta onu arıyor gözlerimin feri
ümit kıran bir yazgıyı bestelerken geçtiğim yollar
en çok tuzu ben basıyordum yaralarıma
son kullanma tarihiyle sevinçlerimin
kaç hüzün kiralamıştım
anımsamak zor
kim çalmaya başlamıştı yazgımın bestesini
sözü bana aitti peki ya müziği kim eklemişti
keman ağlamaklı çalıyordu bestenin ortasında
teller kopuyor,yazgımı haykıran ses susuyordu
düşlerimin kapısında
adı hüzün olan kaç kuş ölüsü gömdüm
kanatlarında kaç harfi silindi serüvenimin
içimde ki çocuk ak sakallı bir ihtiyar artık
yalın ayak dolaşıyor şimdi martı çığlıkları
hüzünbaz yüreğim kayıp denizler ülkesine benziyor
acılarımı dogruyorum keskin bıçaklarla
ve martı çığlıkları susuyor
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.